Duygular mı alıp götürmemeli,idrak mi dinlenmeli!!Duyduğum Çok zarif bir keman sesiydi Hissiyatım kendince dalgalanıyordu Alamıyordum Kendimi, sesin geldiği yönün İstikametine doğru öyle adımlıyordum Çok eskilerde Küllenmiş sayfaları tekrar Gün yüzüne perdeleriyle çıkartıyordu Oysaki ben Tamburun perdelerinden Süzülen, varlığın ahengini nağmeyi severdim Birden sergi Açılmıştı önümde farklı farklı Hatıraları anlatan, ibret için zorlayan bazdı Duygularım Kendiliğinden akıyordu Hissetmek bu kadar mı aşikâr farklılaşıyordu Gönül bu derler Bırak gittiği yöne diye isterler Hakikat karşısında daha sonra taaccüp ederler Hislerin sahibi Muhakkak vaziyet etmeyi bilmeli Yoksa onun var olan iradesine nasıl güvenmeli Heveslerin engeli Kanaat ile çaresizle zikredilmeli Bir sivilcede kıvılcımın mazisi idrak edilmeli Nağmeler Anıların güzelliğinde dinlenmeli Asla bir nedametle gölgelenmeden nefeslenmeli Pişmanlık anlıktır Zamana yayılan en önemli zarardır Kar farklıdır onun beyazlığında ne hikmetler saklıdır İnsan candır Kanın hükmünü bilen yardır Ruhun itminanlığındaki kalp istikametle sıratı bulandır Aşk kalbin tadı Ruhun cilası, vicdanın kalesidir Hilkatin asliyetini bilmeyen vaziyet edememektedir Mustafa CİLASUN |