Dağlarda rüzgarlar bir başka sanki Toplayıp ne varsa geçmişten gelen Kattık yenilerin içine Dumanını çıkardık dünyanın Arttıkça bacalar Kurum bağladı içimiz Zamanı parselleyip satar Tüccar kılığında bilim insanları Yetmiyor artık ne yirmi dört Ne otuz altı saat Vardiyalara böldükçe insanlığı Vagonlar dolusu ham madde İçeri Konteynırlar dolusu mamul Dışarı “İhracat- ithalat dengesi yüz güldürdü!” Ekonomi sayfasında gazetenin baş manşeti Emtia, bilişim, otomotiv, ve saire Arttıkça döviz yükü Amcamın omzunda dünyanın yükü Arttıkça arttı hayatın sorumluluğu On nüfusa bakabilirken bir adam Bakamaz oldu kellesine bir adam Demişti ya şair yıllar önce: “düşün olasılığı atom fiziği ham çarıkta olsa da ayağının biri” Aya çoktan ayak bastık Ham çarıkta Değil ayaklarımız -çok şükür- Ama Uzadıkça uzuyor gölgelerimiz Sürüklüyoruz bedenlerimizi Cadde, sokak aralarında Neonlu bulvarlarda Kent silip dudağındaki ruju Sabaha yatıyor Uyanmak için gördüğü düşten
Canavarlar gibi uluyan Fabrika sirenleriyle başlıyor her yeni gün Egzoz dumanları arasında Arıyoruz bir yerlerde yitirdiğimiz neliğimizi Kim bilir -belki- Her şey Bir sanrıdan ibarettir Açıp kapayınca gözümüzü. 10 Nisan 2011/ İzmir
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
İnsanlık şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İnsanlık şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.