2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1189
Okunma

SON KERVAN
Geciktin ey kalbim çoktan yürüdü kervan
Beraberinde yüzü benli utangaç sevdan
Kafile uğrayarak Hindukuş’tan Kaf Dağı’ndan
Akşam çayını içerek Zümrüdü Anka’dan
Saklanarak akbaba denen sinsi beladan
Yol bularak Süleyman’ın karıncasından
Ağırlanarak Halil İbrahim sofrasından
Mest olarak hacı leyleklerin raksından
Helallik alarak Müjdeci Bahira’dan
Buharlaşarak Azize Meryem’in gözyaşlarından
Yankılanarak tüm dualar yedi semadan
Son girişler yapıldı sırrı büyük aynadan
Rüyalara hakikat mührünün vurulduğu divandan
Savrulmakta kelimeler dört bir koldan
Gelme! Gelme! Dönüşü yok seyyahların koyulduğu bu yoldan
Bilmektesin! Aşk uğruna gitmişlerdi! Bir Sağ’dan bir Sol’dan
Belli ki kaderleri yazılıydı ta öncesinde on bin yıldan
Nedendir be gönül eyledin kendine hicran
Hislerin cellât olup kamçılasın ruhunu her an
İkametgâhına dönüşsün Yedi Kule’deki zindan
Çekildiğin inzivada sönsün arzuların, olmasın derman
Misafirliğin bulsun yarım asır zaman
Elbet terbiye eder yüreğini günün birinde, aşkı sunan
Çıktığındaysa asaya tutunur senden kaybolan
Vazgeçsen de seferden olursun ateşle yanan
Tutuşunca düşlerinin biriktirdiği harman
Ve âşıklar diyarına tütersin duman duman
Anla artık! Sana ait değildir yitirdiğin canan
Takılmış koluna edindiği yeni hayran
Eh! Yakışır sana beklemek Azrail’i an be an
Sabret! Vakti gelince okunur, sana özel o ferman
Bilete de gerek yok! Ömrün tek beleş seyahati omuzlarda taşınan
Üzülme! Seni teselli edecekmiş çamlar, şu mezarlıkta duran.
Seyyah Sincap
5.0
100% (2)