PAPATYA
Ne yana baksam sen!
Yalanlar, çığlıklar, hüsranlar… Soluksuzca içime çektiğim sigaraydın bazen, Her solukta ölüme bir adım daha yürümekmiş kahkahaların. Bir tek papatyalarmış doğrudan caymayan, Papatyanın ilk yaprağı ben, Son yaprağı sen, Seviyor, sevmiyor… Papatyanın sapıydı hayatı özetleyen, Tek olmakmış her zaman ömür denilen fanilikte… Ayrılığa yüklemekte varmış aşkı, Bu kaçıncı gidişin sevgili? Azıcık üşümek miydi benden kaçışların? O halde terk etsene sonbaharı, kışı… Buzulları eritmiştim oysa yüreğimde, Ne yani papatya haklı mıydı? Sevmiyor muydun? İyi de hala sen kokuyor ellerim… Kendime iyi bakmamı emretmişsin, Ve eklemişsin bir bir bahanelerini aynı cümleye, Her zaman seni sevdim ama… Neden ama? Bir katili sollar dilindeki ama’lar. Günden güne ayıp etmişsin yüreğime, Sonra susup sığınmışsın ama’lara… Bir bir kalbini terk etmiş duyguların, Önce insanlığı yitirmişsin sözlerinde, Sonra papatyanın sapı gibi kalmışsın ortada, O halde sıra bende, Ölecek, ölmeyecek, Ölecek, ölmeyecek… [Mehmet Yusuf SEZEN] |