saat dokuz
saat dokuz
anılarım yarım,düşlerim tuz buz... dışarda yıldız serpili, titrek bir gök var; hava ayaz, toprak ana bembeyaz elde neşe bende keder,kalmadı artık gündüzlerde sevinç,akşamlarda haz oysa o buğulu kokulu soğuk ve ağlak kış akşamında dinleseydin beni biraz her kış heder olmazdım böyle ve hatırım kederle dolu olmazdı hiç bir yaz içim gam dolu,gel tek bir ipliğe bağlı dünyamın ipini de çöz gözlerime kar yağıyor zaten, ısıtmıyor yüreğimi hiç bir söz gel yüreğimi avuçlarına bırakayım al istediğin kadar ez yeter ki yanağının çukurunda yaş olup kalayım son kez |