HİKAYE/SAHNE:1
Gencecik bir kızdı...
Yirmili yaşlarının ortasında. Tüm dünyası;ailesi,işi, Ve dostlarıydı.. Sabah erkenden kalkar; Henüz doğmakta olan yeni güne, "Merhaba"der ve düşerdi yollara. Günün moda deyimiyle; Yaşadığı yer "varoş"diye nitelendirilmiş, Küçük,sıcak bir mahalleydi. Tanırdı bütün mahalleli birbirini.. Evi ile durağın arası; Bir solukluk mesafedeydi, O bir solukluk mesafede bile, Onlarca "selam "alıp-verir" di.. Sımsıcak,candan gülüşlerle; Kimine"günaydın"der Kimine de "merhaba" Kimine de "hayırlı işler"dilerdi.. İlkokul çocukları ya anne-baba, Ya da abla-abi’lerinin ellerinden tutmuş, Okul yolunda olurlardı.. Esnaflar ise;dükkanlarının kepenklerini açmakta, Güne başlamanın telaşında olurlardı, Diğer sabahlar gibi.. Çoğu zaman;gelen ilk otobüse binemezdi, tıklım tıklım dolu olurdu, Sabahın o ilk saatlerinde. İtiş-kakış ufak çaplı mücadeleden sonra, Binebilirdi otobüse.. İş yeri yarım saatlik mesafedeydi.. İşini çok seviyordu, Keyifle geçerdi mesaileri.. Bazen iş çıkışı arkadaşlarıyla buluşup; İki satırlık sohbetler yapabilmek için, Ya çay bahçelerinde, Ya da kafelerde alırdı soluğu.. Hayatı seviyordu.. İnsanları seviyordu.. Ailesini,arkadaşlarını, En çokta yaşadığı kenti seviyordu. Gönülden bağlıydı bu kente.. Zaman zaman; Kent dışına çıkmak zorunda kaldığında, Otobüsün otogardan ayrılışında, İçi yanar,burnunun direği sızlar, Ağlardı... Yeniden kente döneceğini bile bile , Ağlardı her gidişinde.. Hayat onun için, Akıp giderken güzelliğiyle, Nerden bilecektiki? Yaşamın ona neler hazırladığını.. Not:Henüz inmedi perde! |
saygılar