SUİKASTÇİNİN SABAHIŞiirin hikayesini görmek için tıklayın herşeyden önce şiirim terörizmle lütfen bağdaşlaştırılmasın.Ancak bir insanın yaşadığı haksızlıklardan dolayı kafasındaki intikam duyguları olabilir.Şiirlerimin bir hikayesi olsun istiyorum.Kolay hazmedilsin herkese hitap etsin istiyorum.okuyanların kafalarında sahneler tasavvur etsin.Bir portre ya da manzara canlansın.Salt simgelerden ve süslü sözlerden oluşan şiirlerden farklı olsun.edebiyat defteri yönetimi günün şiirlerini seçerken lütfen böyle şiirleride değerlendirsin.şimdiye kadar şiirlerimi sansür koymadan yayınlayan siteye teşekkür ederim.not:şiirdeki uzun paragraflı bölümü hızlı okuyun çünkü yazarken öyle bir heyecan hissettim.
Bir odanın içinde
bir duvarın dibinde sabahlara kadar uyuyamayıp kalkmış bir adam çekmeden çıkarmış silahını sokmuş kanayan yarasının içine sokmuş çıkarmış kolları havada duvara yapışık güneşin ilk ışıkları duvardaki kana bulaşmış sonra silahı alnına dayamış yarasına sokmuş alnına dayamış gözlerinden yaşlar akmış ama ağlayamamış Deli gibi birşeyler mırıldanırken,duvarla yapışık ikiz gibi sürünürken,dişlerini sıkıp silahla kafasına bastırırken,sigara içerken,titrerken,susarken,ilk tren vagonları bomboş gelirken; Dışarıda bir pembe çiçek açacak dışarıda bir kadın durağa koşacak dışarıda bir baba evine ekmek alacak dışarıda bir bomba patlayacak O bombanın parçalarıda duvarına,alnına yapışacak ekmekle ve çiçekle o adamın. Adam kafasındaki silahla sayıklıyordu Adam bağrındaki kahpe adaletle düşünüyordu Adam alnındaki kara bombayla korkuyordu Adam saçını taradı aynanın karşısında son bir kez nedenini aradı çekmecelerde hayatının silahını aynanın yanına bıraktı kapıyı çekti dışarı gitti bombanın yanına. ikibinaltıtepebaşı |