küçüğüm “ seni hiç sevmedim ki “ kelimesini savur dar-ı acunumaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Sezen Aksu"nun şarkısından esinlenerek yazıtıma yazdım.
gittiğin vakit dudaklarıma bıraktığın kara girdapta hiçbir ses dolduramadı be vefalı... şimdi kalemim darağacında çoktan sağa sola savurmuş vaziyet-i ahvali sensizliğimle eşdeş yâr"im hicranın demlediği bir akşam üstü radyodan notaları öksüz kalmış şarkılar tanrı misafiri oluyor ruhuma Sezen Aksu- Küçüğüm ve söylenen her söze küflenmiş yüreğime hüznün girmesine protokolüne hazırlanırken ruhum, senin yüreğime bıraktığın yokluğu toparlamaya çalışıyor gibi. elime kalemimi alınca harflerim kan revan içinde her bir noktada göz pınarlarımın son tuzlu suyunu vermekte tenime….. hicranın sokaklarına bıraktığın senli cümlelerimi toplamaktayım darmadağın her satır Eminönü sahiline ayrılık demirlemiş adınla başlayan kelimelerim ayrılığına mühürlenmiş.. ben “ sende “ küçüğüm artık ben “ sende “ yaşanıp hatıralara gömülen koyu bir pişmanlığım… bir küçük kız çocuğu kadar uzağım senden....... kan revan içindeydi kalemim yüreğim hicranın arifesinde dallarım kırılmış çoktan vuslat diye ektiğim tüm tomurcuklar zamansız budandı. enkaz bir yürek aşk adına aldığım yaraları senin gülüşlerinle sarmaya gelmiştim.. hicrana ortak vuslata yoldaş bilmiştim seni… ellerini tutamayacağımı bile bile yüreğini gülüşlerimle bir kez öpemeyeceğimi bile bile seni “ sen “ diye sevmek için gelmiştim sana.. gülüşlerinle baharı mühürlemeye gelmiştim… kanayan yaralarıma “vuslat " sun… ölüm kokan ellerimle avuçlarına sığınan ben karanlık geceleri sevdama şahit bildim yazgımıza yazılmamış bu aşkın kavuşmasını ahirete erteledim. sen ve ben cancağızım yaslanan karlı dağın birbirlerinin ellerini tutamayan iki yamacıyız yüzün Şems"e bakardı benimse gecenin kara şövalyelerine kum saatinden akan zamana kanıp gittin be yâr ardında beni “küçüğüm “ bırakarak. varlığına sarılıp kirpiklerinde dinlendirmek istemiştim yüreğimin üşüşmüş ayazlarında sesinin sıcaklığına uzanıp gülüşlerinle sarmalanmak hicrana müebbet acılarım....................... söyle bana senden çok şey mi istedim be cancağızım? senden çok şeyler mi bekledim.. hadi kaldır başını ” küçüğüm “ sözleriyle başlayan iki dudağın arasındaki gizemli derya sığdırılmış ayrılıklara gebe kaldı bu gönülcağız ? çok mu geldi gözlerinde beni mutlu görmek ? ellerini tutamayacağımı bildiğim halde delice sevilmek çok mu geldi sana ? bana duyduğun sevgi bir avuntu muydu yoksa ? bu aşk için bir rüyaydı geldi geçti de bana.. gözlerimin içine bakıp " seni hiç sevmedim " de .. seni “ senden “ çok sevdiğim için hicran kara yaşmağını tak.. düşlerimi yüreğinden vur.... özlem suskunluğuma kanat dudaklarımdaki mühürlü isimini vaftiz et küçük avuntudan ibaret olduğumu söyle hadi . gece karası gözlerinden yamadığın gözlerimi “gözlerimden “ sök te git cancağızım.. sana dair kurduğum tüm kalemimi ait cümlelerin hepsinin yalan olduğunu söylüyorum sana. ecel gibi susuyorum karşında... yüreğin niye hala acıyor sevgili ? niye ? söyle bana… sevgin bana yetmedi de bittiğini söyle. gittiğin gün yüreğinin acımadığını itiraf et.. ismimden öteye hiçbir zaman dudaklarında olmadın ki de bana.. beddualar et bana.. dipsiz kuyulara at beni. yalvarırım susma bir şeyler söyle… yüreğinde hiç var olmadığımı söyle… küçüğüm “ seni hiç sevmedim ki “ kelimesini savur dar-ı acunuma susacaksın sus tek bir kelime etme.. sus ki; adımı anmakla boşa harcama nefesini be arkadaş............. gordion 14/03/2011 |
süperrrrr, emeğine sağlık can kardeşim hüznüme vurdun yine yine dokundun hasretin bam teline
karan