Fırtınalar bilir beni.
Kıvrılarak
hasrete giden yollar bilir onlar çok iyi bilir beni onlar gözlerimin kırpılmadan, hasretle bakışlarını bilir... kıvrım kıvrım yolları nakşettim alnıma, alın yazım gibi oldu çizgiler, kıvrılan yollar gibi... Sen bilemezsin hasreti, çünkü, vefayı hiç bilemezsin ki... Kükreyip sel gibi akan, fırtınalar bilir beni, onlar bilir, onlarla nasıl boğuştuğumu, ayakta duruşumu, fırtınalar bilir sana olan sevdamı, onlar yoldaşım oldular, sen olamadın... Baş başa, dişe diş dik onlarla. fırtınalardan öğrendim, ayakta durmayı, yenişemedik onlarla, şimdilerde en iyi dostum oldu, sırdaşım oldular... Ondandır içimdeki volkanlar, ondan deli doluyum şimdilerde... Fırtınalar,boranlar bilirler, sen zaten esmeyi bilemezsin ki... Kıvrılan yollarda, beklemiyorum artık seni, gelsende, olamazsın rüzgarım, çünkü, yüreğimdeki közleri,alevleri söndürdüler, yarenim olan fırtınalar, Çünkü sen yarenim olamadın ki... Daha güçlüyüm artık, şimdilerde, takatım kesilmiyor, ayaklarımın bağı kopmuyor. Dayanmayı öğretti bana fırtınalar, cılız rüzgarın vardı, artık onunla mutlu olamam, bağrıma hoyratça, sert fırtınalar eşlik ediyor şimdilerde, onlar yüreğimden ses getiriyor. Çünkü sen yüreğime, hiç ses vermedin ki... |