ENKAZ
ENKAZ
neleri hatırlıyorum zaman kurdelasında İstanbul hayatıma gireli mevsim sonbahardı güz yaprakları yangınlar yaşamış aklımı alan kelimeler içiyordum ruhumu ateşlere atan yüzünü tanıdım nedensiz kayıplarmış ikimizi buluşturmayan yıllar güneşimiz olduk birbirimizin acı çekmek şimdi güzel rahat bırakmazdı dargınlıklar ne kadar vurdum başımı taşlara inanılmaz melodiler dinledim kalp ağrılarımdan göz kırpan hatırlar yetişti imdadıma ayrılıklar kuruyan nehirler gibiydi rüzgarsız saçlarına benziyordu nazara geldik biliyor musun ? inadına unutamadım seni göçebe kuşlarına döndüm aralarından geçtim sıra dağların radyasyon saçıyordu aşk/ın nadan olmuştum iklim masalları avutamadı gururlarımız kızgın demir anılarımız yaşadı sadece çığlık çığlık rıhtım kuşu martılarda saklıydı yüzlerimiz ne çok yorulduk ikimizin hüznünü resmediyor şarkılar geçip gidiyor harcanmış yıllar anlatamadık sevgimizi reva mıydı ? bize enkaz bırakan mutluluk .. Mustafa kaya / Çengelköy 11.03..2011 |
göz kırpan hatırlar yetişti imdadıma
ayrılıklar kuruyan nehirler gibiydi
rüzgarsız saçlarına benziyordu
nazara geldik biliyor musun ?
inadına unutamadım seni
Kim demiş unutmak kolay diye
tebrik ediyorum güzel şiiri, selamlarla