UZAKDiyarbakır’da bir köy Köyde bir ev Evin içinde bir oda Oda da; ben, yatak ve masa Masanın üzerinde bir kaç kitap Kitapların yanında yarım kalmış bir mektup Mektubun içinde bitmemiş bir cümle Duvarda çerçeve Çerçevenin içinde siyah beyaz iki fotoğraf Fotoğrafta bir kadın bir adam Annem ve babam Hemen onun yanı başında boş bir çerçeve Çerçevenin içinde umutlarım... Dışarıda çakal sesleri Kar ve fırtına... Elimde bir albüm Albümün içinde resimler Resimlerin birinde İstanbuL Üsküdar’da üç beş arkadaş omuz omuza Biri ben Biri Yusuf Biri de Kazım... Arkada Kız Kulesi Yanıbaşımızda dondurma satan adam Onun yanında balık tutan avare bir kaç kişi Öğrencilk yılları işte Marmara Üniversitesi sınıf öğretmenliği Yusuf Hatay Serinyol’a Kazım Ağrı Doğubeyazıt’a Ben Diyarbakır Kulp’a Kazım evlendi sevdiği kızla Yusuf hiç evlenmedi Zaten o, hep başka hayallerdeydi Diyarbakır’da bir köy Köyde bir okul Okulda on yedi öğrenci Beşi kız, on ikisi erkek Yoksul ve hasta Duvarda siyah bir tahta Tahtanın sol köşesinde "Ders: Türkçe Konu: Cümlenin Öğeleri" Dışarıda kar Karşıda yüksek tepeler Tepelerde anlamsız belirtiler Pencerenin önünde ağaç Ağacın dalında kuşlar Yoldan geçen üç beş adam Yabancı... Ellerinde silahları Yüzleri çelişkili Sonra kurşun sesleri ... Yerde kanlar içinde yatan biri Kravatlı Endişeli Endişesi öğrencileri... |