L E AŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bu suskunluğum
Yenilgiyi göstermez çocuk Tenhalarda oturuşum Bu yorgunluk bu boş vermişlik Değmez yıkılmayan yanıma Elbet beni tanır her ricat Kör bir kuyunun kapağı açıldığında Adımın bin türlü çağrıldığını duyarsın... Ellerini bende unuttun Lea Okunmuş sudur vaftiz edilmiş bir ömrün kutsal anası Kırılır buzlar düşürme yüzünü soğuk karanlığa Bak işte üvey bir adam ıslak Üşümüş bir sokak köpeği kadar kederli Ve bulutlar mordan kızıla mülteci Git tutma elimi Adımı değiştirdim Düğmesiz kefenler giydim geceleri Bir de köşe başi fahişeleri Lea Adresleri kırık aynalarda siyah beyaz Küflü dudaklarıyla Öperler kendi cesetlerini Lea beni hatırladın mı Adın yasaklı kadim kitaplarda Ezberimde bu yüzden bütün ayrılık söylenceleri Ezberimde havada buz tutmuş göz yaşların Düşmeden parçaları beynimin Mart’a Ölmeliyim Lea doğduğum gün Anımsa Lea Ne kadar yakın dururdum uzaklarına Bir sunağın kalıplarına dökülürdü yüzüm Üşümüş ellerinle sıcak lavlar dökerdin Bir yanın Züleyha Bir yanın hüzün Mumdan bir yontu değilim Dokunsan anlardın Üfleyip gitme ağır bir kent ölüsü bırakıp ardından En uzun çığlığımı bıraktım sokak başlarına duymadın Soyut bir masalmışsın Lea Bir şiir kanıyla yazılmış öznen Tek tanığın bir şair ölüsü avuçlarında Sevmediğin hiç bir şey senin değil ... Bu yüzden sesime düşer kuşların kaçak gölgeleri Biliyorum ama Lea Bilinmedik ayak sesleri var kalbinin sokaklarında Bu Yüzde terkediyorum Kirli şehirleri Bütün gitmelerin ardınan kan döke bilirsin... C_Ç --- 4_MART 2011_ |
Yüzümü seninle örttüm soğukken ellerin
Yağmur yağdı yok oldun sabahtı ve ayaz
Azrail dedim beni duy ve geri ver onu
Gittim peşin sıra düştüğüm Cehhenem yolunda
Seni buldum kendi gölgemde üşüdüm..
Beni sen uyandır Tanrısız bir sabahta
Ölelim..
...
Çok güzeldi
her zamanki gibi
Kaleminize sağlık.
Saygılarımla..