ÖLÜM USULCA TARA SAÇLARIMI
Ölüm usulca tara saçlarımı.
Rapunzel’liye özendim yine. Uzat uzata bildiğin kadar. sihirli dokunuşlarını. Zamandan ufak neyim var? Kırılası ince telli huzurum. Senin dar ağacının eseri. Öğle kısa ki vaktim, saniyenin bedeli. Kahve rengi bir bulut. Döşemiş tek tek yollarına. İtinayla kazmış temelini. Tırnaklarını emeklemiş zerresine. İki dirhemden bir çekmemek doğmuş Sana başak tarlalarından. Ama sen beni almadan avucuna, yol almazsın itici diyarına. İsmin bile tüyleri firara tetikler. Namlunun ucunda birikmiş hayat. Bir saat daha diler delice. Dilenişleri bu defa maneviyat. İşlediği suçu bilmez mi insan? Kendi elinle çizdiğin krokiği. Karelerden dörtgenlereşekillenmiş. Uzun uzadıya günahlarını. İftaharlara büzülmiş, dudakların seslenişlerini Bulamaz. Buruşmayı bekleğen hayallerinin. hiç planında yoktu bu seyehat. Gidiş bileti kesik te, dönüşe sistem çökük bu gidişte… yolcu edenlerin de Elleri, mendile uzanamıyor bukez… Hayal alemi |
Vakitler daraldıkça telâşa düşüyor kişi,kabullenmek zor ancak elimizde kalanı değenlendirmeli
Güzel şiirdi
tebrikle
(ufak tefek yazım hataları var,klavyeden kaynaklanmış belli)