HADİ BANA MÜEBBEDİMİ ÖPMEYİ ÖĞRET ANNE//Binlerce kırbaçtan geçti şiir Bu yüzden sevdamın kemiğine dayanmış sûretsiz gölgelerinden düştü İç kanamalı hecelerim// Anne yağmalandı bir rüya Kimliksiz panayırlarda düş sattıkça fısıltılar Beyaz duvağı kirlenmiş imgelerimin Gusülsüz zamanların arefesinde Sarma beni artık Sen de sarma Yas tutuyor Kirlenmiş acılarda nefes almak için Peşkeş çeken gri yolculuklarım Koynunda sayfalarca eş anlamlı sabrını yazdı ömrüm Bir zamanlar diye başlayan Sevdanın şakağında yıkılıverdi kumdan kalelerim Eylül yanığı kelepçelerime sürme gözlerini anne Saklarım ben şıkırtılarını gece nöbetlerime Yazarım ben yine yazarım Köhne baharlardan eteklerime bulaşan iniltileri //Hangi hasretin çakıl taşı yalın ayak mısralarım kadar günahsız anne // Kaç çilingir sofrasına mezedir Çiğ tanelerini baştan çıkaran hikâyeler Yine mi dokunacak imzasız bir aşka Göğsümdeki esmer manşetlerin işgali Okşadıkça saçlarımı Çoğul sevişmelerde ödülsüz melekler Yine mi ellerim Kısır bir dolunay ışığını saklayacak avuçlarımda Susarken pencere önü düşlerimi Görmedim ki anne Tükürürken yedi ceddine böylesi adamlığın Voltasız öpüşüyle ağlayan tomurcuklarımın izlerini Lekesiz kalsın diye silerken gözyaşlarımı Duyamadım ki Yitik buz kesiklerinin sağır uğultusunda Ne çok kıblesiz adamlar geçti kopuk kifayetsizliklerde Artık bana arsız masalları anlat anne Künyesi belli yanıkları ihbar ederken Bîçâre aşkın tuvalindeki meçhul diyarları kokunla boyayışın Hadi bana müebbetimi öpmeyi öğret anne Demir parmaklıklarım daha henüz ıslak bir ceninken YASEMİN CANAN... DİLERİM HAYAT VE AŞK SANA HEP ANNECİĞİNİN O GÜZEL GÖZLERİYLE BAKSIN YALNIZLIK ABİDESİ SONSUZ TEŞEKKÜRLER EDİYORUM EMEKLERİNE SESİNE NEFESİNE Kİ VAR OL SAĞ OL HEP OL DUAMLA |