HERŞEY SÜKÛTTA
Bahçeler tarumar, bağbanlar üzgün,
Bülbülü çağırmaz, gül sükût eder. Mevsimler derbeder, canlarım süzgün, Meltemler esmiyor, yel sükût eder. Âşığın mızrâbı mâtem çalıyor, Kalbimde sadece hasret kalıyor, Titreyen zamanda nuru alıyor, Keremler konuşmaz, dil sükût eder. Şirin bugün bağda divâne oldu, Yâr gitti gideli virâne oldu, Solunca hisleri rindâne oldu, Ferhat dağı delmez, el sükût eder. Meyletmez şairler lâlelerine, Meyleder çılgınca nâlelerine, Canlarım akmıyor şûlelerine, Nehirler kuruyor, göl sükût eder. Leyla çaresizdi hanın döşünde, Beyhude yanmıştı aşkın peşinde, Şimdi düzde değil, murat düşünde, Mecnun zerketmez aşk, çöl sükût eder. Karalarım yandı esmer yüzümde, Ateşlerim söndü yanan közümde, Acılar birikti gülen sözümde, Gözlerim kurudu, sel sükût eder. Nazarlar değmişti yangın devrime, Kızıllık süzüldü mahzun nehrime, Yangınlarım geldi bugün şehrime, Sokaklar çürüyor, il sükût eder. |