Özlemin yangın yeri
Şimdi sen ortaya atılmış bir ayrılık suçu
Yağmur ertesi ve denizin hırçınlığa habercisi Baharın son alınganlığı ve kurumaya yüz tutmuş yaprakların dibine dökülmesi... Şimdi sen bir mevsim kayması düpedüz göz yanılgısı İlk baharın tetikcisi ve son baharın ta kendisi Güneşin vakitli vakitsiz batması yüreğe Karanlığa boğulan gecede yalnızlığın şaha çıkması... Şimdi sen özlemin yangın yeri rüzgarın dinmeyen nefesi Hasretin kulağında küpe özünde narin çiçek Seni düşünmek aptallık aslında seni düşünmek cesaret Seni hissetmek bir şiir kaybetmek bin ölüm Şimdi sen sen ol sarıl kendine Benim gibi yalnızlığa heceli düşlerin varsa heybende Kopar at bahçendeki gülleri solup gitmeden Takmadan yüreğini dikenlere yırtmadan düşlerini Ateşe ve suya söz geçmez bir zamandan sonra Kendi sehbanı kendin tekmele sana acıyan eller varsa çevrende... Orhan AK |
Saygılarımla...