)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-93-)(-)(-)(
………………………………………………………………………………………………………………………………….
Geldim Büsbütün şavkın da tutmuş alemi Parlıyor cemalin nur diye geldim Ağılı hançeri vurdum sineme Dertliyim hallerim sor diye geldim Görmesin gözlerim ezel ben ölem Sakınırım sana erişir alem Boyun usul boylu kaşların kalem Saçından iki tel ver diye geldim İçerimde yanar ateşin ördün Her giz iflah etmez şu beni derdin Hey kız Kerem eyle kolumu kırdın Kırıldı kollarım sar diye geldim Eydür Behlül Ali’m ecelin yakın Atılma her yere sen seni sakın Yedim şu feleğin ağılı okun Derdimin ilacı var diye geldim ________________________________________ Aşık Behlül Ali …………………………………. 1881-1956. Elbistan’ın Izgın köyünde dünyaya gelmiştir. Küçük yaşlarda ilgi duyduğu aşıklık geleneğini ölümüne kadar başarı ile sürdürmüştür. Gençlik yıllarında bir süre medrese eğitimi almış ancak çeşitli nedenlerle bu eğitini tamamlayamamıştır. Karac’oğlan ve Dadaloğlu gelenek ve tarzında şiirler yazan Aşık Behlül Ali, Elbistan ve Maraş yöresinde çok iyi tanınmaktadır.Diğer bölgelerde ve Ülke genelinde fazla tanıyan yoktur. Türkülerinden bazıları çeşitli yazılı kaynaklara aktarılmış olsa da daha çok yörede ağızdan ağza geçerek sözlü kaynaklardan bu güne ulaşmıştır. En belirgin kaynak, özellikle ilk şiirlerinin bulunduğu kendi elyazması olan »Behlül Ali ile Güllü Fadime« adlı defterdir.Aşık Behlül Ali’ye ilişkin ayrıntılı derleme M. Sabri Koz tarafından gerçekleştirilmiştir. ………………………………………………………………………………………………………………. )(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-93-)(-)(-)( Mah yüzün parlıyor ay gibi canım Karşıdan gördüm de nur diye geldim Şu deli gönlüme sensin mihmanım Sevginden bir ikrar ver diye geldim Görünce tutuldum o nasıl bakış İşlenmiş çevreye aşk nakış nakış O nasıl tebessüm,nasıl iç çekiş Seni seviyorum der diye geldim Şansım olmasa da sevdadan yana Karşımda bulmuşum nazlı bir suna Ben sana tutuldum sen de bak bana Beni de yakından gör diye geldim Kaç gün oldu bilmem sayamıyorum Kimseye derdimi diyemiyorum Sana bakmaya ben doyamıyorum Senle geçen zaman kâr diye geldim Yaşantım sen oldun muradım sensin Vuslata erem ki bu hasret dinsin Sevdanla bu sinem kor olup yansın Senden gayrı Dünya dar diye geldim Sevmişim bir kere ne gelir elden Medet umar oldum her eser yelden Tutup da belimden can-ı gönülden Beyaz kollarınla sar diye geldim Lüzumsuz ne güzel bu aşkın demi Yakalım masada titreyen şemi Nikahtan sonraki vuslat akşamı Atalım birlikte ter diye geldim Sadık Dağdeviren Aşık Lüzumsuz ETEK YAZILARI MİHMAN:Konuk,misafir İKRAR :Açık sözlü olma,sözünün ardında durma,onaylama |
selam ve saygılarla