Naylon Düşlerhoyrat güdüleri uzun özlemlere yatırıldı ’söz’de beyaz tabanlarda vitrin durdu mor gölgeler.. o adının adâletinde kaybolmuş zavallı bir yaban güvercini.. önce kırmızı bahar dağıldı dudaklara hesapsız günâhlarla uğurlandı zaman simsiyah aynalarda battı kış güneşi.. koynunda uyuyan engin denizlerin mavi bencilliğinde yorulunca naylon düşler, aşk’tan sıyırdı aklını aptal adam.. karanlığa pembe bakıp.. öfkesini dişleriyle kıstırarak.. bozulunca tılsımı özveriyle büyütüp sarmaladığın yüceliğin büyük yalan,soğuk yılan tuhaf bir şaşkınlık kaynar yüreğinde nedense ve o neon sözcüklerle barınamaz duygular artık çatlar şafaklar genişliğince hicrân sızar her yerinden hayatın eskiden hep var ettiklerini sürer yanılgılarına sürebildiğince .. bilmezdi ki portakal kokulu bir tenin altında yapraksız dalların sadece kendi bedenini okşadığını hayatın tüm gerçeklerini kabullenerek kimsenin umrunda olmadığını.. Faruk Civelek |
mavi bencilliğinde yorulunca
naylon düşler,
aşk’tan sıyırdı aklını aptal adam..
karanlığa pembe bakıp..
öfkesini dişleriyle kıstırarak..
şiir yüreğiniz hiç susmasın tepriklerim çokca...