-Her sabah sana doğar-Üşüyorum, ört ayaklarımı sensizliğin korkusunda. Hüznüme saplanan hançerlerin monotonluğunda, Elif elif uzasın parmakların aşkımın rüzgârlarında. Santim santim mühürlensin adın dudaklarımda, Sancılarını çalsın yağmurlarım ışığının tahtında. Yeşil yolların rüyasını gördüğüm yaralı kollarında, Buğday tarlası gibi olmalı sevdam, daima canında. Esti mi rüzgâr; tam esmeli, hiç bitmemeli yanında. Tek bir meyve için, çalmalı tüm hayalleri adına, Gözlerim hep aynı gözleri görmeli yağmur sonrasında. Kurşun öperken bembeyaz sayfaları ardı ardına, Parmaklarımda kokan çiçeklerin senli sanatında, Sensiz karabasanlarla savaşırım, hayaline sığındığımda. Hayat resmimiz solarken özleminin intiharlarında, Ninnisini söylerim aşkının, bahçende donakalsam da! Kulaklarımda tınlayan sesin, bir çocuğun mızıkasında, Saatler yağmuru göstermek için hasret duvarında. Yalnızlık, benim olduğum şehirlerin kibar isyanında. Günübirlik dolan sokakların sessiz kara parçalarında, Her sabah sana doğar, olmasa da kokun yanımda. |
Saatler yağmuru göstermek için hasret duvarında.
Yalnızlık, benim olduğum şehirlerin kibar isyanında.
Günübirlik dolan sokakların sessiz kara parçalarında,
Her sabah sana doğar, olmasa da kokun yanımda.
Zeynep hanım;
ellerine,yüregine sağlık
Saygılarımla...