DİLLENİR
Bağında fırsat tütüp yangınla güller biter
Baharın neşesiyle mahzun toprak dillenir Hazanlar soluverir, hüzünler bağdan gider Meltemin neşesiyle durgun yaprak dillenir Gün gelir kaleminle gazelleri kurarsın Âlemden ilham alıp güzelleri kararsın Zaman hicran dökerken kasvetleri yararsın Dertlerin sükût eder, şevkle dudak dillenir Sırrı çölden alarak, çağlatırsın nefesi Aşkların bağlarında yaktırırsın hevesi Düğümlenmez sözlerin, çözdürürsün kor sesi Neyler inilti yığar, nur sûzinak dillenir Rüyalarına girer Medine’nin meltemi İşte o an içinde soldurursun mâtemi Yakalarken şevk ile sevda yüklü son demi Meyledince seraba süzgün yanak dillenir Serin esen rüzgârla nağme döker cevizler Menekşeler aşk yığar, onu sümbüller izler Yorgun düşmez cevherin, dermanı tutar dizler Siyahların kapanıp beyaz zambak dillenir Muratları tutuşmaz dikenli zakkumların Kaygıları çoğalmaz inleyen rıhtımların Senin ruhunda, seni bekler kıvılcımların Aşk ateşi çoğalıp zorlu ocak dillenir Nazarlar değmez artık ağlayan mevsimlere Rahmetler yağar durur çağlayan iklimlere Arzuların çoğalır, nur düşer takvimlere İlkbaharlar raks eder, nurlu leylak dillenir Zamanın hızlı hızlı koparır müşkülleri Her an aşk şarkısıyla şad eder bülbülleri Bahçeler neşe saçıp, güldürür gönülleri Arzular demetlenip, gülle kucak dillenir Şairlerin acısı mısralarında diner Şiirlerine sık sık bütün huzurlar iner Çürüyen bu âlemin karanlıkları söner Heceler vuslat yığar, aşkla evrak dillenir Pervâne sızlanarak ağlamayacak gayrı Sevdalı canlarından kalmayacak hiç ayrı Onun yapraklarını hazan yapsa sapsarı Varıyorken menzile yangın ayak dillenir |