)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-73-)(-)(-)(
…………………………………………………………………………………………………………………………………………………
Seher Yeli Seher yeli dost köyüne uğrarsan Sana tembihatım çok seher yeli Hasret ile gözlerimden kan akar Hele bir halime bak seher yeli Selamımı götür o nazlı yare Hub sultanım olsun derdime çare Aşkı için düştüm ah ile zare Yüreğime değdi ok seher yeli Söyledikçe şeker akar dilinden Sözü tatlı cennet ala balından Bir dal kopar yarin gonca gülünden Sen de burcu burcu kok seher yeli Feryadi’yim daha sabır kalmadı Deli gönlüm arzusunu bulmadı Bu dünyaya öyle güzel gelmedi Bulunmaz emsali yok seher yeli ________________________________________ -5-Şarkışlalı Feryadi© ……………………………………………………… 1914-2000. Şarkışla’nın Baharözü köyünde doğdu. Asıl adı Mustafa Çığıran’dır. Henüz doğmadan babası öldüğünden dolayı kendisine babasının adı verildi. 17 yaşlarında köy mezarlığının yakınındaki çeşmeden su almaya gittiğinde, yorgun olduğundan uzandığı yerde uyuyakaldı. Rüyasında gördüğü 3 ak sakallı pir, Çin’in Seul şehrinde Hasan Hüseyin’in kızı Güldane’yi gösterdi. Ancak hiçbir zaman sevdiğine kavuşamayacağını ve ömrü boyunca feryat edeceğini söylediler. Bu rüyadan sonra şiir söylemeye başlayan Feryadi, birkaç yıl sevdiğini aramak üzere dolaştı. Yolladığı mektubun da, Seul şehrinin Çin’de değil Kore’de olması ve adı geçen kişinin bulunmaması nedeniyle geri gelmesi üzerine umudunu yitiren Aşık Feryadi, köyünde evlendi. Önceleri Vuslati mahlasını kullandı. Sonra da Feryadi adında karar kıldı. Aşıklığının ilk yıllarında yörenin bilinen aşıklarından Ruhsati’nin türkülerini söyleyen Aşık Feryadi, daha sonra kendi şiir ve türkülerine ağırlık verdi. Şiirlerini, »Sivas’tan Sesler« (1948), »Sevgili Sabah Namazı« (1971) ve »Güldane« (1983) adlı kitaplarda topladı. ________________________________________ )(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-73-)(-)(-)( Seher yeli selamımı al götür Yâr’e diyeceğim çok seher yeli Sende benim gibi dertlisin amma Senden gayrı dostum yok seher yeli Yâr’siz geçen günüm karanlık zından Hasretlik bir yandan dertler bir yandan Bu derdi veren o çare de ondan Benim tek yardımcım Hâk seher yeli Haramdan her zaman korkarak kaçtım Ben o güzel için canımdan geçtim Milyonlar içinden ben onu seçtim Şu banim sevdiğim tek seher yeli Nasılmış yar’imde hâl ile hatır Beni ona anlat iyi de yetir Gelirken de bana müjdeler getir Muradın şemini yak seher yeli Seni gören güzel coşup süslensin Dili Şeyda olsun gülüp seslensin Geçtiğin yollarda güller şahlansın Her yere sevgiler ek seher yeli Hâk’tan gelen ulvi mukaddes nurla Zafer kazanmış bir, eda tavırla Şu benim sevdamı yazıp gururla En yüksek burçlara dik seher yeli Lüzumsuz seni de dağdan aşırsın Yar seni görünce gülüp şaşırsın Sen ki koku,haber,sevda taşırsın Yaptığın çok güzel, şık seher yeli Sadık dağdeviren Aşık Lüzumsuz |