gözlerini çektin ve sustun
oysa dudaklarında;
hazır olda bekleyen kelimelerin
ileri atılmak için bir komut bekliyorlardı,
*************
bilinmezliğinde kıvranan ruhum ;
kötü düşlerin içindeyim ;
yitirdiğim seni geriye döndüremiyorum.
o an...
kapalı gözlerimin içinde
hayatın çığlıkları beynime üşüşürken
bir karanlığın içinde
içime düşüyorsun çocuk .
içim üşüyor buz tutuyorum ;
kayıp giderken avuçların ,
yoksun zamanlara düşüyorum

durulmuştu zaman,
saatler içinde hapis kalırken yaşanmışlıklar ,
gece ağır ve sessizce örtüyordu şehri .....
her zamanki sahiplenmesiyle ….
***********
hapislerden kalma sürgünlerinde gönlüm
yanlızlığımı bir kuşun gagasında taşınırken
eski alışkanlıklar yanı başımda,
kilitli kırk kapı ;anahtarları gömülmüş toprak altına ;
kapanmış kapıların ardında;
seni bekliyorum

ben sana dönerken yüzümü ;
sen bir ayna gibi yansıtıyorsun hayatı ;
kilitli kalmış içimi boşaltıyorum ;
seyrettiğim yansımalarım ,
boşluğumu doldururken
penceremi açıyorum;
kupkuru olan bedenime
yağmurdan sonraki toprak kokusu
bir nebze hafifletiyorken acılarımı
içime cekiyorum;
çekilen her nefes ruhuma sen olarak düşüyor ....
*********
bir çingene yüreğim
kaybolmuş bir haldeyim
planları olmayan bir yaşama düşen bir hayat
sen çocuk ne arıyorsun

hayat akıp geçiyor
olanakların tükenmiş bir halde
yaşam sarılı her tarafında ,
hayata tutunman lazım cocuk,
yırtılmış bir sonbahar akşamında ,
bir kursun agırlığında kelimeler gecerken beynimde ,
sen düşümsün ,
gerçege ceyrek var çocuk
uyuda cocuk,
yolculuk vakti gecelerimizde;
hareket edelim sende saklı kalan gerceklerine ....