DARILIR MISIN BANA?
Yine bir akşamüstü, çaldığımda kapını
’Sevgilim geldi diye,’ sarılır mısın bana? Desem ki ’çok özledim’ ince, narin yapını Hani o ilk gün gibi, vurulur musun bana? Loş lambalar altında, tebessüm etse yüzün Aramızdan elini, kolunu çekse hüzün Çok duymak istiyorum, ne olacak son sözün Bilmem hesap sorarak, kırılır mısın bana? Benim gibi bir Leyla, bulunur mu her ilde? Sanmayın ki söylenen, bu sevgi sâde dilde Sevdâna yenik düşüp, mütevâzi şekilde Yoluma yolluk olup, serilir misin bana? Yağan yağmur ardından, üşüyüp de titrerken Heyecandan delirip, içim içimi yerken ’Sen gittin bende bittin, asla affetmem’ derken Dudaklarını büküp, darılır mısın bana? Bu nasıl bir aşktır ki, benim sînemi yaktı Beklenmedik bir anda, birden kalbime aktı Bülbülü nâlân eden, sabahın seher vakti Gonca gülüm ol desem, derilir misin bana? ASİYE ALEV AKBOĞA |
yine ısıtmışsın yürekleri dost, mısraların sıcaklığıyla.
kurgu da olsa iç sesiydi dizelerde yankılananlar
her nefeste efkar dağıtıp umut bağlanan.
artık sayfanızdaki sembollere alıştığımız için yadırgamıyorum ve ruhumla kutluyorum can,
tatlı böcekleriniz hiç tükenmesin.
saygılar.