LA DURUŞŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Başlangıçta Türkistan taraflarında bir bölgenin hükümdarı iken vâkî olan bazı ikazlarla hükümdarlığını bırakıp maneviyat sultanı olmaya azmeden, bunu da gerçekten başaran İbrahim Edhem (VIII. y.yıl) dünya malına karşı o kadar tenezzülsüzdü ki kimseden bir şey istemez ve beklemezdi. Nefsini yokluğa ve mahrumiyete o derece alıştırmıştı ki bir benzerine rastlanamazdı. Bir gün büyük velilerden çağdaşı ve hemşehrisi Şakik Belhi ile karşılaştı ve ona sordu:
- Ey Şakik nasıl geçiniyorsun? Şakik Belhi cevap verdi: - Bulunca yiyoruz, bulmayınca sabrediyoruz. İbrahim Edhem: - Horasan’ın köpekleri de aynı şeyi yapıyorlar, bulunca yiyorlar, bulmayınca sabrediyorlar, diye karşılık verdi. Belhi sordu: - Peki siz ne yapıyorsunuz? - Biz bulunca dağıtıyoruz, bulmayınca şükrediyoruz.
Ya erenler nicedir haliniz bugün sizin
Sultan İbrahim Edhem hatır sordu dervişe Buldukça yeriz pirim bakarız günlük işe Sabrederiz yokluğa suyu bitmez denizin Miskin miskin yatana olmaz ki ekmek atan Yalı bekler çaresiz Horasan’da köpekler Bulunca dağıtırız alacaklı hak bekler Meşrebimiz şükürdür müttakidir aç yatan Maddeden azat olan manada olur sultan Cehenneme taşınır malı mülkü çoğaltan Adilâne paylaşın Ebuzer’dir pirimiz Paradır çağın putu “la” duruş doğru tarik Her gönüle gerekir İbrahimî temizlik Bu varlık deresinde akar gider kirimiz Mehmet ÖZDEMİR (Fransız Sonesi- Kafiye şeması abba, abba, ccd, eed ) |
..hoş-baht olas'ız..
Hakan İlhan Kurt tarafından 1/2/2011 8:27:18 PM zamanında düzenlenmiştir.