Dilekleri gerçekleşti bekleyen kolların,
Sen aralık ayazında açan bir goncasın.
Gelişinle hüzün kaçtı nadir bahçelerden,
Hayali ezgilerde oynattın bizi Meryem.

Soğuk sular yüzümü nasıl da okşadılar!
Gözlerin kapalı, neydi gördüğün hülyalar!
İsmini kulaklarına ben fısıldamıştım,
Dinle beni, sesimi hatırladın mı Meryem!

Bıcı bıcı yaptıkça büyürsün arpa boyu,
Söyle bana, hangi pınardan aldın suyunu!
Laleler kıskanır yanaklarda parlayanı,
Gül kokulu buselerin ömre bedel Meryem!

Gördüm ki alevin dansı ilgini çekti,
Elini tutsan, canını yakar mavi rengi.
Uzaktan seyret, ateşin çilesi yamandır,
Yerinde duramıyorsun, üzme bizi Meryem!

Böcekleri tanırım, hallerin farklı senin,
Kedere şamar indiriyor, bu ne deyişin.
Bak çayın demleniyor, biberona dolacak,
Sabretmeyi biraz öğren, acelen ne Meryem!

Yazgına girmesin kadir, kıymet bilmeyenler,
Göçmen kuşlar alıp götürsünler, varsa eğer.
Her sabah doğan güneş neşene şahit olsun,
Güzel gözlerin dert ile ıslanmasın Meryem!
19.12.2010-Ahmet BOZTAŞ