Bir Garip Menekşeyim
BİR GARİP MENEKŞEYİM
Dağ eteklerinde açan yalnız bir menekşeyim. Gecelerin meftunu gündüzleri düşteyim. Ne doyasıya yaşar, ne de yerim eşerim Ben işte öyle dostum garip bir menekşeyim. Hiç mutluluk görmedim, görmeyi de bilemedim, Her karşıma çıkandan da iyilik beklemedim. Heba olmuş gençliğime hiç değer vermedim. Ben işte öyle dostum, garip bir menekşeyim. Kimi zaman ağlarım, gözyaşlarım sel olur. Bazen de kurumuş çölde, garip bir serap olur. Ömrümce göremediğim tatlı bir rüya olur, Ben işte öyle dostum garip bir menekşeyim. Hayata bağlanmadım, onsuzda yapamadım. Her gecenin sabahında bir kandil de bulamadım. Sevgilinin gözlerinde, bir ışık da olamadım. Ben işte öyle dostum, garip bir menekşeyim. Ellerimde kelepçeler, ayağımda prangalar, Kalbimde bir bilsen ne derin yaralar var. Siyah bir kağıtla, bitmiş bir kalemim var. Ben işte öyle dostum, garip bir menekşeyim. Kelimeler yetmiyor, dilimse dönmüyor, İçimden geçenlere, kağıtlar hiç yetmiyor, Bir aşkın uğruna ne çiçekler soluyor, Ben işte öyle dostum solan bir menekşeyim. -------------------------------------------------------------------------------- |
mum ışığı söner..
bu film biter