yasanmışlıkları kaydettin, son sözlerin akıp giderken ; yüzünün maskelerini döküyorsun karanlığa...
gönderilmesi ertelenmiş mektuplar ...
yasanmışlıkları kaydettin, son sözlerin akıp giderken ; yüzünün maskelerini döküyorsun karanlığa... saatler geçiyor yoksunluğunda , ertelenmiş hayatımdan , geceye düşen sitemlerimde; vedalarımda yoksun ...... susmuş noktalarımın yansımasıydı gece, ince bir sızı deliyordu karanlığın içinde hapis sokak lambası , yıpranmış tavan arasında rüzgarlarla sohbet ediyordum .... yitirilmiş masumiyetler içindeydik kıvranıyordu ruhlarımız , tüm karmaşanın içinde , kollarımı uzatıyordum geceye, sana uzanamıyordu kelimelerim, kırılmış düşlerin içinde, ipuçlarını aramaktaydım... yarım kalan uykularımın arasına sığdırılmış sana ait gravürler, gecenin kopmuşluğu işlenirken gözkapaklarıma , ölü akrebin arkasından ağlıyor yelkovan , suskun aglayışlarında gerceklerim ... zamanın sahipsizliğinde ....... gözlerin saklanıyor giderken baktığın aynalarımda , mum ışıgına düşüyor gölgen, ışığımı söndüren o el , karanfiller işli parmakların , tenin şimdi çok uzaklarda .... bedelini yüreğimle ödedidiğim en masum günahımdın, yaşayarak öğrendim gerçekleri, acılarımın koynunda sen , sana edilen yeminler sönüyor pişmanlıklarımda deli gömleğinin içinde ki ben yokluğuna çarparken ..... sensizliğe bağlı acılarım, acılarıma bağlı yaşanmışlıklarım, mezartaşlarını tek tek diziyorum ölü kokan gecenin sessizliğinde , boynunda kelimelerimden geçirilmiş ilmek, rüzgar tarıyor saçlarımı, zimmetleniyor kilitli kalmış yaşanmışlıklar, hazırım işte , ölüm gibi seyredeyim seni, son bir defa bıraktığın yerden. |
toptancı sevgili
terkederken
sözünü, iki yüzünü, gözlerini ve kara kapalı deftrini yanına al
cünkü
sarkılarım ölüm makamında
her an ölüye dönüsmeyi bekliyor bedenim.
tbrlerr