YÜREĞİMİ SANA BIRAKTIMYetimce umutları rüzgârlara savrulmuş kış fırtınası Yalnızlığın renginde açar yapraklar, Yalnızlığın sürgününde. Sevdanın yolları yokuş olur, ateş olur, Yakar güneş acımasızlığında. Gönül yarası bu, mavi gözyaşı bu İhanet gibi en umulmaz yara Ve hançerde kan, Gül yarası, kuşun kanayan yarası Ayrılık rüzgârları eserken seher vakitleri Bir göç yaşanır, uzak diyarlara vurur sürgün beni Yıl boyunca bir şafak türküsü, yanık buğday kokusu Uçurum çığlığıydı senden ayrılan her anım Giderken yüreğimi sana bıraktım. Çiçekler baharda açıldı yaprak yaprak Kış uykusu, talan mevsimi, yeni ölümlerin soğukluğu Ve derin uykularda yılanların bahar rüyası Biliyorum beni alıp götürecekler Yıkılır köprüler geriye, kan ve gül kalır Yitik sevdanın gölgesinde ayrılıklar benimle kalır. Kırmızı karanfiller aşkın çekilen çilesi Çiçekler susayınca yüreğimi sana bıraktım. Ve şimdi ağlamak zamanı Kavuşmanın bittiği yerde, kahır gözyaşları Dikenli tellere takılır sevda yıldızı Saatler ayrılığın vakti... Ne olur sil gözyaşlarını, ağlamak benim olsun Bilirsin umut ekmekle büyür, Yasak dünya, sensizliğin sürgünü Yalnız bir yürek acısı gülü soldurabilir. Elveda sevdalım Yüreğimi solgun âşıkların umuduna bıraktım. Giderken yüreğimi sana bıraktım. Dilazad ART, Kurşunlar Yürek Ağlattı, Zanîngeh Yayınları, Nusaybin 2011 www.zaningeh.net |