saatlere atılan düğümlerin içinde saklanırım artık
kelimelere biçilen bir özne...
hayatın serseriliğinde .... bir düştüm belkide..... ben düşerken gözlerine tutundum içinde hayatı barındırıyordu .... sus oldum .... pul oldum sana yazılan her mektubun içinde sahipsiz sokaklardı mekanım ..... yüreğine kilitlendim ..... bir yalancıymış ruhum ..... sahipsizliğimde ... beni sahiplenen sen .... bir hayalmişsin aşk sebebsizdir.... ben sebebsiz sonuçların içinde geldim sana .... geçmisimi kapının önünde bıraktım.... en çıplak halimdi gördüklerin ... içimdeki cocuğun hayatıydı sakladığım .... kimseye gösteremezdim .... şimdi ben ; saatlere atılan düğümlerin içinde saklanırım artık yarım kalmış kelimlerimi avucuna iliştirerek ... oysa kelimelerim sana ulaşan köprülerdi .... bir ıslık dudaklarımın arasında ... saçılırken geceye ..... gece saçlım .... geçilmiş düşlerimin köprüleri yıkık .... gün geceye sarkık ..... benim boynum bükük .... bir tehlikeli uzaklık; sen çalıntı topraklarda baharı arayan ben yüreğini yüreğimde taşıyacak kadar sevdim seni .. |
Baharına güz vurmuş bir mevsim gibiydi... Kendi yarattığı baharına demek daha doğru olur belki de... Çocukları hep dövüyorlar zaten bu iklimde.
Selamlar, sevgiler.