BİTEN AŞK, AŞK DEĞİL (Gülce-Buluşma)Zaman vuslata gebe Ey dost, ey bu yolun yolcusu! Oynuyorsun sen hala körebe… Kimi ölünün yatağı sıcak hala… Kiminin saati işliyor hızla bak! Belki de sıra sende, Belki de benim kaldı vuslatıma ramak. Neyimize güveniyoruz? Kolay mı sanıyoruz dünyadan ayrılmak? Nedir bu şatafata özenti dolu hayat, Nedir bu şaşaa, nedir bu debdebe? Var mı ki aramızda gitmeyecek ebede? ... İster kral, isterse bir köylü ol, İsterse kırk katar dolusu mala mülke sahip ol. Bunlar boş, bunlar anlamsız, Yeter ki; Rabbine kul ol, budur tek çıkar yol… Olsun gönül zenginliğin bol; Birde, evinde ailenle huzurlu ol… Komşularının kalbine güler yüzle dol! ... Görmez misin? Bir bak etrafına, bir bak! Kimi insanların verdiği selamı bayat Oysa her şeyden önce Allah için bu gün ne yaptım diye, Sorgulanabilen günlerin toplamıdır ancak hayat… * ………Ey sorgulayamadığım hayatı bana veren! ………Bilmez misin? Ey bana benden içeriye sen! ………Ben uzaksam senin merhametinden ve sevginden, ………Neye yarar medde, ne ederim parayı pulu? Benim gönlümde sana karşı bir şey yok değil, Biten aşk, hiç bir zaman aşk değil. Gönülden çağlayarak, geç olmadan ………..Ay ışığında dolaşarak geceleri ………..Dua dua haykırmak gerek heceleri ………..Gündüzleri gün ışığında ısınırken ………..Bizden önceki sana koşan niceleri Görerek bilerek sana koşmalı, Titretmek gerek volkan dudakları, Yunus Yunus çağlamalı, benlik solmadan Sana koşmalı, sana koşmalı Ders almalı gıptayla seyrederek, Bizden önce sana koşan niceleri…. Feyzullah Kırca Akbaşlar Köyü / Dursunbey |