GÖNDERDİM (REMZİ ERGÜ-HAKKI ŞENER ATIŞMASI)
REMZİ Kuş çekirdek sıktı dut oluverdin Tez Tez büyüdün amma kıt oluverdin
Sirke olamadan bit oluverdin Alıp tırnağıma KIRDIM gönderdim… Tor iken öğrettim samıyı kırdın Ne tarlayı ektin,ne çifti sürdün Çarpınıp boynuzu tekere vurdun Burnundan yuları DERDİM gönderdim… Sokaktan getirdim kedi olmadın Baş köşede yattın sıçan almadın Kaba battın bıyığını silmedin Bir teliz torbaya DÜRDÜM gönderdim… Ayrı gittin karışmadın sürüye Ahnıt ayar oldun düştün geriye Baktım kurt düşecek kıça deriye Kasabın eline VERDİM gönderdim… Kazığa bağladım ,zenciri kırdın Arkana dolansam tepiği vurdun Odunun altında dizleyip durdun İpini üstüne SARDIM gönderdim… Küllüklerde yatıyordun avara Siyiyordun kapılara duvara Dedim aç karnına gitmez davara Yalını akşamdan VERDİM gönderdim… Bir iki azılı aldın yanına Cıbaları toplamışsın önüne Sürek avı tertipledim inine Yüce belden öte SÜRDÜM gönderdim… Bekçi tuttum bostanlıkta koruya Korumadın ortak oldun yarıya Çok kötü dadandın bizim darıya Koltuğuna bir el VURDUM gönderdim… Eşiklikten girdin hazın damına Çuvalları deldin hayrat namına İki tutam zehir attım yemine Tuzağın dişine GERDİM gönderdim… Kuzgun da kendini sanıyor culuk Baldırı çıplak da ,kuyruğu yoluk Karga derneğine kılavuz oluk Kanadını yere SERDİM gönderdim… Kel horozun tahtı küllük tepesi Zibil olmuş kulağının küpesi Taze arpa sıçmış eşşek sıpası Önüne bir kürek KARDIM gönderdim… HAKKI Baktım beğenmedim yaman halini, Akıbetin kötü gördüm gönderdim Başında sallanan üç beş telini, Yine insaf edip ördüm gönderdim Yorgun gördüm yeni gelmiş yolundan, Kir akıyor hem sağından solundan Derdini dinledim tuttum kolundan, Hali hatırını sordum gönderdim Bir şey anlamadım baktım yüzüne Mana veremdim saçma sözüne Biraz vakıf oldum işin özüne Vaziyeti, şerre yordum gönderdim Gözünde kıvılcım ağzında tütün Bir kulağı, Mağra, diğeri Kötün, Baktım durum kötü kalırsan bütün Ortadan ikiye yardım gönderdim Kazanmadın, kazancıma göz diktin, Münazara yaptık hep üste çıktın, Kalbimi incittin gönlümü yıktın Kulağını biraz burdum gönderdim Garip başım nasıl belaya çattı Vakit ne tez geçti gün hemen battı Kıvırdı kuyruğu kapıya yattı Saati sabaha kurdum gönderdim Gücüm yetmez elim kalkmaz dövemem Terbiyem müsaade etmez, sövemem Kıymeti beş para değmez övemem Uğradığım yere yerdim gönderdim Baktım bu demiri ısıtmaz kömür Bin türlü çileyle tükenmez ömür Halktan rica aldım devletten emir Türlü zahmetlere girdim gönderdim Sırtı yağar olmuş tutmaz palanı Korkuyla seyreder alem olanı Köyü bir birine katar yalanı Durumun farkına vardım gönderdim Dilerim gördüğüm sadece düştü, Sevdiklerim bile bana gülüştü Çok şükür sonunda yakamdan düştü Gölgesin kapımdan ırdım gönderdim Vura vura ne döş kaldı ne kazak, Daha tanımadım böyle bir tuzak Mevla düşmanımdan eylesin uzak Belanın sırrına erdim gönderdim |