ANADOLU'DA BİR OVA
Yürüdüm ağır adımlarla,
Anadolu’nun ortasında bir ovada. Bozkırda,rüzgar erozyonuna kapılmış. Bakır renkli kıraç toprağın üzerinde, Adımlarımı atamıyorum bir türlü... Toprak,ayaklarımı yakıyor... Ayaklarım,ağır mı ağır.... Ovada toprak ölmüş. Toprak anayla birlikte, Tüm canlılar ölmüş... Yangından çatlayan toprak, Bir damlacık suya hasret.... Zaman durmuş, Sabahın sisiyle inen güneşin, Kavurucu sıcağıyla birlikte... Yalnızca yeşil kertenkeleler dolaşıyor, Can çekişirmiş gibi bezgin kıpırdanışlarla... Ovayı çevreleyen Bakır rengindeki dağlardaki kayaların, Kızıltıları parlıyor. Ta uzaklardan Bir tutam alev.... Vadinin tabanında, Kurumuş bir eski dere yatağında Beş-on kerpiç duvarlı,toprak damlı evler; Yaşam belirtilerini anlatıyor Bozkırdaki ovaya... Dağların serin nefesi Yıllarca önce alıp gitmiş başını. Dallarında bin bir türlü kuşların ötüştüğü Ağaçlarla birlikte.... Yalnızca yangından artakalan Küllenmiş ateşin sıcağı vuruyor Ovaya... Yakıyor ovayı, Yakıyor yüreğimi. Cehennem ateşinden de öte... Ve Anadolu’da bir ova; Çöle dönmüş... Toprak ana ölmüş...! Toprak anayla birlikte Tüm yaşam ölmüş... Ve biz insanlar,öylece bakıyoruz; Yangından kavrulmuş bu diyarı, Yeniden yeniden yakıyoruz.... 1996 Bayram Ali Bayram |
IŞIL tarafından 7/20/2007 4:15:57 PM zamanında düzenlenmiştir.