--SEN VE KİTAPLARIN--bir sen vardın, birde yanından hiç ayırmadığın kitapların. hani sonradan bir kısmını yaktığın, bir kısmını da anı diye raflara kaldırdığın kitapların... yani değişmeyen dönekleşmeyen dostların... sokakta yürüdüğünde mahallenin genç kızları balkonlara çıkar çocuklar gıpta ile bakardı sana büyüdüklerinde hepten sen olacaklardı tüm zor işlere uzun boyun laz burnunla karışır sıkıntıdaki arkadaşlarına ilk sen koşardın “hepimiz kardaşız” derdin kitaplar okurdun gençlere ve çocuklara aydınlanma adına gelecek yarınlar adına özgürlüğü anlatırdın ve yaşardın özgürlüğü inadına yaşanacak kadar özgürlüğünü yansıtmak için yeryüzüne mekan tutmazdın ve asla adres vermezdin kimseye serserinin adresi olmaz diyerek bu gün buradaysan yarın başka yerdeydin bir kartaldın dağlarda uçan ve bir rüzgardın mekansız gezen... birde yolda kalmış bir kaç arkadaşın vardı ki dillere destan hepiniz birer sultandınız evlenmemiş kaybedecek krallığı olmayan birer kraldınız adaleti yayma adına güzel hayaller kurardınız idealleriniz vardı yaşanacak ve yaşatılacak her ne kadar zaman sizi ciddiye almazsa da, çok ciddi insanlardınız ciddiyetinizi hep korurdunuz, ciddiyete alınmak adına sonra beraber toplantılar yapar planlar çizerdiniz yıkardınız tüm düzenleri kurardınız ütopya devletinizi sen orduların başına geçerdin, krallığın başına da ahmet O zaman neşelenir gerçek adaleti yayardınız tüm yeryüzüne bir tek siz adildiniz ve hakkı temsil eden sizlerdiniz öbürleri ise size uydukları kadar doğru geriye kalanda ise hepten yalandılar yani siz büyük adamlardınız, büyük adamlar hem de ölesiye büyük adamlar büyük çelişkileriniz de vardı; aşktan ve sevgiden uzak yaşamak gibi dostluktan, kardeşlikten ve barıştan bahsederken ellerinizden kitaplarla beraber düşürmediğiniz baltalar gibi teraziyi kaybetmişken adaletli olmak gibi birde hayatın ve insanlığın gerçekliğine uymamak gibi hayat kendisine uymayanlara yaptığını bir gün size de yaptı ilk başkaldırıyı içinizde asla yıkılmayan benlik kalesinden başlattı öncelikle yıkmanız gereken kaleyi yıkmadığınızdan dolayı sonra hormonlarınız ayaklandı aşkı inkarınıza inat... aşkın ve sevginin intikamı adına... ve evlendirdi sizi birer birer mutluluk adına, mutlu olma adına, kölelik halkası taktı boynunuza özgürlüğün intikamı adına rüzgara kapılmış toz gibi dağıttı sizi yeryüzüne ama dağılan siz değildiniz artık, dağılan ideallerinizdi düşen kalelerinizdi birer birer yıkılan ve hayallerinizdi birde ayaklarınıza zincir bağladı babalık nişanesi takarak.. artık idealleriniz yoktu ve taşıdığınız kitap değildi artık ellerinizde taşıdığınız çocuk bezleriydi ve çocuk mamaları... ve yeni idealleriniz vardı çocuklarınıza gelecek hazırlama adına benliğiniz yoktu artık çocuklarınız ve gelecekleri vardı sadece... birde almanız gereken bir ev birde araba... ve hayat hepinizi adam etti serseriliğin intikamı adına... adam etti, adam etti ve şimdi hepiniz birer adamsınız hayata uyan... |
ama ne kadarını başarabilir o ayrı ...
adam olmayı bile beceremeyen insanlar var.
onlara ne demeli?
hayat bu...
nereye savurur bazen bilemezsin...
"şu şiirlerini uzun yazma" demekten dilimde tüy bitti)))
tebriklerimle...