soğuk düşler
yürekler ateşinden soğuyunca
güneş arama arzular çatağında buzullar bir çakı gibi bastı şehirleri sıcaklık, sevecenlik... ne varsa göçüp gitti sürgün gibi acıdan sefaletten bol birşey yok burda gel görmeye ateşini intikam suyunun huylu huyunun hırs öyle sinmiş ki yüreklere söndü sönecek ışığı umudun her an ateş yakar, deniz boğar kötülüğün şerri dıştan çok içe akar eli iki yakarsa seni dört yakar para, intikam uzar dostluğuna soğuk düşler yeşerir yıpranmış bir saç teli gibi düşen yastığına gömülür, yanar ne varsa avuçlarında kalır ne kaldıysa gel iyilikte ol radar günün kilinden karışmış acı maddi gibidir asıl yüzünü saklar yüreklerin çırpındığı bu yer kutsalmış |