.var-yok
birkaç yağmur damlasıyla yere inen,
şekillenen: öz, söz, kutsal... Işık Olsun! ama zamanı var, inan. her yerde yaşar mı gelincik, kasımpatı, akşamsefası? adımımın üzerinde olduğu kabuk beni kabullenince kokacak mı çiçekler bana, yine? efkar kokan, tonajını aşan basit cümlelerin adamı; teksin, değişilmezsin, kralısın kendinin! ya sonra? hiç düşmeyecekmişsin gibi sıkıca tututnduğun, rahatça oturduğun tahtın gün batana kadar barındıracak mı seni üstünde -içinde-? altı bitti, yedi oldu; değişen her şey: önünde. muhtaçlığını görmediğin için mahçup olduğun bir kudret var mı? peki ya sen, var mısın; sonsuz diye tabir ettiğin şeye yüzmeye, sürekli; bir şeyleri devirmeye, sinsi sinsi? var mısın koşmaya, kaçmaya ya da alışmaya? var mısın sana? |