aa
Tokat- Niksar-Kumçiftlik Köyü.. (taşlama)
Bana imiş, şu feleğin garezi, Ağzı burnu yanasıca, Kumçiftlik, Bura da halk Niksar’lının melezi, Teneşire gelesice Kumçiftlik. Hoş geldin diyenler, köpekler oldu, Gözüme girenler, sinekler oldu, Erkenden dökülen, çiçekler oldu, Acbabaya gidesice, Kumçiftlik. Bir haftadır, suları da akmıyor, Bazıları, hiç kafaya takmıyor, Yunus emmi, muhtarlıktan bıkmıyor, Davullara dönesice, Kumçiftlik Yağmurdan kaçarken, dolu başladı, İsa hoca, seni böyle taşladı, Burasının cemaatin çok sandı, Allah ıslah edesice, Kumçiftlik. Kumçiftlik..övgü Niksar ovasının tam orta yeri, Irmak kenarında durur, Kumçiftlik, Dağlara bakarmış, eskiden beri, Kavaklar altında sürur, Kumçiftlik. Varayoğa köpekleri havlıyor, Irmağının suları da çağlıyor, Araziye kanaldan su bağlıyor, Geçinmeyi nasıl bilir, Kumçiftlik. Yedi kilometre, ilçeye yolu, Araziyi sorma, her yeri sulu, Hüseyin gazi de, karşıda duru, Sıcak olur yazın senin, Kumçiftlik. Suyu yerden, pompa ile çekerler, Bir sene de,iki ürün ekerler, Kavakların köklerini yakarlar, Hafif geçer kışın senin, Kumçiftlik. Sivrisinek ısırdı da, kaşındım, Ben buraya, Mart ayında taşındım, Yıllar yılı çalışmaktan aşındım, İşin senin hiçbitmezmiş, Kumçiftlik. Buralar da, erken açar çiçekler, Kışın bile bala durur petekler, Fasülyeye uzun olur kötekler, Seracılık yapar burda Kumçiftlik. Okulunda iki sınıf okuyor, Camii dersen, garip garip bakıyor, Şair İsa, işte böyle şakıyor, Yağmurun dolusu, şimdi Kumçiftlik. 09/04/2011 Neye yarar. Senelerdir yoksa peşinde sürü, Pasa söylediğin hey neye yarar, Dağlarda taşlarda habire yürü, Dinleyen yok ise ney neye yarar. Derdi mendir çaresini bulmazam Boş ver deyip hayallere dalmazam, Bu kervanda ben geriye kalmazam, Olmayan sürüyü say neye yarar. Sürüsüz çobanım bu benim derdim, Yaşım ilerledi kemale erdim, Has bahçe içinde gülleri derdim, Koklayan yok ise gül neye yarar. Gelesen, Yeter artık sevdicegim çektiğin, Bu çileyi bitiripte gelesen, Gül yerine kara diken derdiğin, O yerleri terk edipte gelesen. Şu senin sevdandır dağları delen, Bir kez sevmeninde kadrini bilen, Geçmiş günlerinde olsun hep yalan, Güllerini alıp öyle gelesen. Gülüm. Gözlerin hep nemli ne oldu sana, Bu kadar ağlamak değer mi bana, Bitsin artık çilen gel benden yana, Beni de eyledin divane gülüm. Bu ne biçim sevda bu yaşta bize, Rüyalar da bile geldik göz göze, Çıkarmı bilemem bu kervan düze, Şimdi benim gönlim virane gülüm. Yükümüz çok ağır taşımak çok zor, Bağrımda yanıyor ateşten bir kor, Sevdamızı dağa taşlarada sor, Boynunu büküpte ağlarmı gülüm. Dağları delerim sana gelmeye, Takatım var artık seni sevmeye, Razıyım sevdiğim senle ölmeye, Üstümüze taşlar atarlar gülüm. Emineyle İdsa ölmüş desinler, Aşık kerem olup yanmış desinler, Musalla taşına konmuş desinler, Kabire beraber kosunlar gülüm. Ben Agaçlar büyümüş ormana dönmüş, Geriye baktım ki çok insan ölmüş, Arkasında nice hatıra kalmış, Şimdi yorgun yorgun yürüyorum ben. Yağmur mu başladı ıslandı sırtın, Yine bahar geldi yeşerdi örtün, Eksiğin yok senin fazlaca artın, Eski günlerimi arıyorum ben, Gönül Yarası,, Dost elinden yaralandım ben yine, Yüksekte uçarken düştüm engine, Layık olamadım hey dost, sevgine, Gönül yarasıdır derman bulunmaz. Çaresize çaresini ararken, Tabiplerden dermanını sorarken, Ömür sayfaları sona ererken, Gönül yarasına dermen bulunmaz. Git, Hayalin karşımda gönlüm seninle, Yemin ettim gülüm ömrüm seninle, Dünya zindan olmaz olsam seninle, Şu gönlüme merhem olda öyle git. Sesini duyarım melal ve mahzun, Ararım etrafı yanımda yoksun, Şu ruhum bedenden seninle çıksın, Canımı yanına alda öyle git. Vefayı sevgiyi sende öğrendim, Anladım bir tanem yok bende kendim, Şu dünya yüzünde senmişsin dengim, Birazcık yanım da kal da öyle git. 22/04/2011 Yaşatana Bak.. Bu derdimi böyle halk eylemiş hak, Yaşayana değil yaşatana bak, Susta artık benim gözlerime bak Yaşayana değil yaşatana bak. Uyku bile girmez oldu gözüme, Onulmayan bir kor düştü özüme, Hatamı vurmayın nolur yüzüme, Yaşayana değil yaşatana bak. Dualar ederim hakkın diliyle, Ne olur sevdiğim artık geleyle, Mutluluk istiyor dertli haliyle Yaşayana değil yaşatana bak. ..................... mmmmmmmmmmmmmn Nereye bakarsam seni görüyom, Sen de beni görüyon mu Rüyalara bile senisoruyom, Sen de beni soruyon mu Layık mıyım senin sevgine bilmem? Senin için yapay oluyor gülmem, Anladım ki sensiz bile ben ölmem, Bensiz sen de ölüyonmu Yıllar sonra yine çıktın karşıma, Neler gelir daha bilmem başıma? Felek zehir katarmı ki aşıma? Sen bunlar biliyonmu Kurban oldun konuştukça sen bana, Yaşlar döktün dayanılmaz acına, Çokça sevmek ancak mahsustur sana, Sevdan için ölüyonmu Yılların da hasreti var yadı var, Bu sevginin dilden dile adı var, Dudağının dudağımda tadı var, Ben olmadan tadıyanmu Vuslatın cemine kaç cemra kaldı* Geleceğim diye haber mi saldı? Ümitsizlik artık eskide kaldı, Mutluluğa koşuyonmu Melil mahsun bakışın var yüzünde, Ağlamaktan yaşkalmadı gözünde, Bu baharın sonunda ki yazın da, Ölümüne geliyonmu Ellerinin sıcaklığı elimde, Mahsun yüregin var şimdi kalbimde, İçime akıttım yaşyok gözüm de, Ne haldeyim biliyonmu Efkarlıyım canan nasılgüleyim, Mecnunum Leylayı nasıl bulayım? Ellerini uzat ben de geleyim, Beni Seni Uykusuz gecenin sabahıyım ben, Sabır rüzgârları savururu beni, Çileyle sabırla yoğrulmuşsun sen, Mahşerde de olsa bırakmam seni 02/05/2011 |