KIŞ VE AYRILIK
Upuzun kış gecelerinin geldiğini
Kar kuşlarından öğreniyorum -Ne zaman bitmiş bahar Ve sensiz o yaz geceleri? Ve ne zaman aramıza O talihsiz hınç girdi? Aynalarla temasımı kestim Ellerimle yokluyorum Kar beyaz saçlarımı Gözlerim ise kuruyan Iki çeşme... Kanserliyi iki pakete çıkardım En koyusundan kahveleri... Ve yazıyorum, Kar gibi düşen hecelerimle... Sonra heceleri biriktiriyorum Bir zarfın içine dolduruyorum ama Bir pulla meteliksiz kalınca Gönderilmemiş mektup olarak Tozlu raflarımada kalıyor Dışarda tipi kar Hayalin ve beyazlığın Gözlerimi yorar oldu Miyop’umdan yakınıyorum Herkesi sana benzettiğimden Umutlar birer zehir oluyor Ve aklım karışıyor Panzehirinden yoksun bedenim Alev alıyor... Kül olmuşum, sussuz kömürlenmişim Upuzun kış gecelerin ayazı Iliklerime işliyor, gözlerime felç Ve asır oluyor sensiz her bir gün bana Oysa ne mutluyduk daha dün. Sonunda bunu öğrendim; Dostluk ile aşk bir arada yürümezliğini Ve aşkın alışkanlıkla öldüğünü... |