KESİK RESİM
Sarhoş vakitlerinden biriydi nisanın
Pıhtılaşan kandamlalarını görmedi sokaktan geçenler Duvardaki kurşun izleri eskiden kalan hatıra Göz gezdirmediler damlardaki yazgılara Sabaha işlenecek cinayetin son hazırlıklarıydı Gece orta yerinden şahitti, ay işbirlikçi Seni kaç kere, kaç kere aklımdan geçirdim bilsen Akaryakıt yüklü kamyonlar geçti sonra Sonra fabrikaya süt taşıyan kamyonlar Son katı çıkılan binaya geldi tuğlalar Senin gelmeyeceğini adım gibi biliyordum Sonunu beklediğim vakitlerden biriydi nisanın Komşu evde çocuk ağlamaya başlıyor Karşı dükkânın gürültüyle indirilen kepenkleri Bina yöneticisinin sabıkalı finosu yine havlıyor Yan tarafta karanlık kimi adamlar tuhaf müzikleri Çöp arabaları ve belediye işçileri geliyor sonra Sonra kat görevlisi elinde ödenmemiş faturalar Senin kapıyı çalmayacağını biliyordum Günlerin çok ağır geldiği aylardan kaçıydı nisanın Kulaklarımı bütün seslere kapattığım akşamdı Silmeye çalıştığım görüntüler sağnak sağnak düşse de odaya En çok bildiğim küfürleri döşedim koridordan aşağı inen adama Sonra saymaya başladım nem varsa hayata dair Uzun sürmedi listem, sonra elimde kalanlara Sonra yalnızlıkları, pişmanlığı, açlığı üşüştü odaya Senin sayfanı ebediyen kapayacağımı biliyordum Doğmayacak sabaha doğru devreden nisanın Sarhoş vakitlerinden biriydi nisanın Pıhtılaşan kandamlalarını görmedi sokaktan geçenler Duvara çivili resmimdi kazınan benliğime Tükenince umut, ne resim ne duvar kaldı Ne sabaha kadar feryatları duyan oldu Ne anladı kimse çekip gitmenin acısını Sen dahi anlamazdın, inattın, biliyordum Hatıralarını gömerken tükenişiydi nisanın Sarhoş vakitlerinden biriydi nisanın Pıhtılaşan kandamlalarını görmedi sokaktan geçenler Duvardaki kurşun izleri eskiden kalan hatıra Göz gezdirmediler damlardaki yazgılara Sinan Yılmaz Karasu 2010 |