Evet, çaresizdim!Ruhumu kuşatan bir efkarın esaretindeydim Nereye baksam Gözlerimin yaşlarıyla umudun kanatlarına tutunsam Vicdanımın sızısıyla arzın kulağına elemle haykırsam Gönlüm durulmuyor ve halim bizar kalıyordu Neydi muvaffak olamadığım nacarlığım Niye huru bulamıyordum Sükun ile mücehhez olamayıp yılgınlık yaşıyordum Nekadar feryat duysam uzak kalıyordum Aklımın ve güçümün fırakındaydım Yılların kaybolmuşluğu Üzen anıların sarhoşluğu Vefanın insan kalbinden hergün uzaklaştığı aşkın hal dilinde kuraklığa ducar kaldığı Aşikar olan ibreti sancaktı Ne kadar inanmak istemesem de Ruhların köleleştirldiği hakikatin sahnesindeyse Uysallaşmak maslahat olarak telakki edildikçe Azimetin vecdi kitabın hazin sessizliğinde Farzıayın olan ilim hala neyi baklemekteyse Ne düşen yağrağın hicranındayım Ne feryada müttali olan kalbin sevdasında bir yarayım Böyle bir halde iken aşka nasıl vasıl olayım Hali solgunluğumla inayeti kime bırakayım Müddeti nefesin kadrinde anlamlaşayım Mustafa CİLASUN |
değişik, hasretini çektiğimiz bir lezzet vardı.
Kutlarım.
Kelime hatası vardı." Huzuru" demek istemiştiniz değil mi?