0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1520
Okunma

İstedin,istedin…
Bense her seferinde kaçtım.
Yüzyıllar geçti üstünden,
Damarlarımdan oluk oluk kanlar akıttım;
Ölümlülüğüm ad bulsun diye,
Sense vazgeçmedin..
Dikenli tellerle sarmıştım bedenimi,
Çorak toprakların kırık ve kurak ağaçlarıydım..
Senden kaçabilmenin mübahına;
Titreyişleri olmuştu rüzgarlarım;
Tokat korkusu içinde sarsılan bir çocuğun…
Aşina ettikçe sen;ben kaçtıkça kaçtım;
Başka toprakların hüznü oldum…
En sonunda bir eskiciye sattım kalbimi…
Seni bana bağlayan o körümsü şeyi..
Huzur buldu o an senden tüm kaçışlarım..
Her biri teker teker serbest kaldı;
Ama uzun sürmedi..
Bulmuşsun onu çoook uzak kayaların ardında,
Kötü ruhların diyarında..
Eskici satmış onu bir parça tebessüme..
Laneti yüzünden kötü ruhlar almış ancak.
Görünce gözlerin alacalaşmış;
Meğer kalbimin hala yanmasından...
Acılarını acılar bürümüş..
Boşuna kaçmamıştım…
Kalbim bildiğin gibi değildi senin…
Istıraplar çiçek açmış ruhunda;
Her şeyden korkmaya başlamışsın ;
Gözlerin!!!
Gözlerin göğü görürmüş ancak,
Bir de toprağı;
Dünyaya sığamamışsın…
Aldığın her nefes;
Bir acıya karşılıkmış…
Sebebi ne sanmıştın kaçışlarımın?
Ben bir kalpsizi oynuyorum şimdi;
Sense kötü ruhların tezgahından,
Kalbimle kalbini takas etmişsin;
İstediğini aldın şimdi;
Daha nasıl açmasın,
Nasıl açmasın bu çiçekler,
Istırap çiçekleri;
Ruhunda...
Mustafa BALTACI