RUHUMA
Neydi bu kadar isyan ettiren ruhumu?
Ateşler içinde bırakmak mıydı yalnızlığımı… Sindirilmekten mi kaçmaktı yoksa ölesiye… Evsiz ağaçsız, Tel örgülü bir yürek mi bırakmaktı ha… Sustuğum zaman hiç affetmedin beni! En acımasız iğnenle, İplerini bana işledin… Koparıp gitmedin üstelik; İğneledikçe iğneledin… Çöp kamyonlarının son durağı ettin beni.. Kara delikleri oldu yeryüzünün; Tek mekanım. İşine gelince çektin içinden, Sonra salıverdin; Ve hiç çekinmeden… Ve tüm hüzünlerim; Tam biter sandım dediğimde, Kasetleri geri sardın; Plak bozuk dedin… Bense eyvallah… Hiç üşenmeden… Bir kere karşı geldim sana, Bir kere ihanet ettim… Hüzün plakları, Hep bozuk çaldı ondan sonra… Ey ruh! Dillendiğim zaman yalnız bıraktın beni, Dilim dilime dolaştı… Ve anladım ki ondan sonra, Sensizlik çaresiz bir hastalıktı… Mustafa BALTACI |