Ah İstanbul…
I
İmparatorluk yurdu medeniyet beşiği Tabiatın esrarı mest-i hayat eşiği Hangi dağda esirse o çağların ışığı Tepelerin birinde nurdan parlak bir tan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Bir hüsnünü götürmüş guruba düşen her gün Şimdi düşleri süsler âleme saldığın ün Akıp durma meçhule günbegün böyle üzgün Zalim zaman atından atlayacak bir an bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Kaptırıp da kendini akçeli bir nedene Ne demeli bilmem ki sana zulüm edene Soğuk taş duvarların kuşattığı bedene El emeği göz nuru sıcacık bir fistan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Müjdesini Resul’ün verdiği bir şehirsin Ecdadımın tarihe vurduğu bir mühürsün Dilerim ki Türklüğün dünya durdukça sürsün Fatih’in mirasına şükreden varisten bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Bilsen nice hasretiz şanını haykırmaya Sakladığın hazların lezzetine ermeğe Yollarına gerilen zincirleri kırmaya Gemilere kazıktan kanat takan ustan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Beş yüz elli senelik hatır-gönül borcuna Bir nihayete ersin artık bunca curcuna Saadet sancağını asmak için burcuna Ulubatlı Hasan’ın neslinden bir aslan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… II Ne füsunlar varmış ki yağdırdığın rahmette Şaheserler büyütmüş Mimar’daki zahmette Kutlu Süleymaniye mağrur Sultanahmet’te Taşı aşkla yontanın kolundaki kastan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Belli ki eski halin biraz düş biraz vaki Alelade mahalde neyi yazardı Baki O sihirli şerbetten şimdi de sunsun saki Hülyalar diyarına kapı açan histen bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Can bulsun sokağında caddende boş edalar Sana olsun en müşkül en hüzünlü vedalar Kaplasın baştanbaşa semanı hoş sedalar Bir zamanlar şaire ilham veren sesten bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Her nereden bakılsa sendeki o cemale Ermiş ulvi duygular hece hece Kemal’e Yine uçsun besteler hakikatten hayale Dede’ye feyz meyinin sunulduğu tastan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Salsın Üstat körfeze gazellerin hasını Silsin Denizin Kızı gönüllerin pasını Sarsın Hafız nağmeyle ayrılığın yasını Yaralı yürekleri mest eden nefesten bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Zevk-i safa iklimin gamı-kederi silsin Çeşmelerinden yine ab-ı hayat içilsin Bir ülkenin bahası tek taşına biçilsin Nedim’e methiyeler bahşeden bahisten bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… III Eminönü şenlensin Karaköy’e renk gelsin Köşe-bucak her semte yeniden ahenk gelsin Sende yaşanan bir gün sensiz ömre denk gelsin Eskileri bahtiyar eden iltimastan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Üsküdar’a giderken sevgi yağmuru alsın Sarıyer’de kalpleri sarızambaklar çalsın Heybelide sevenler gece mehtaba dalsın Kanılmayan hazları yeşertecek bostan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Muhabbet melekleri beklesin bir pusuda Beyoğlu’nda dil olsun neye kanuna uda Belki Bebek Beşiktaş belki de Küçüksu’da Ruhlara İrem hissi veren bir gülistan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Kanlıca’da Hisar’da rüyaları canlandır Çamlıca’da gözleri tekrar heyecanlandır Bizi Aşiyan’da yor Emirgan’da dinlendir Arguvan kokusuyla sarhoş olmuş nisan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Kalamış’ta Moda’da huzurla tanışılsın Kadıköy’de Ada’da uşşağa dönüşülsün Sadabat’ta Göksu’da gözlerle konuşulsun Tarifsiz duygulara tercüman bir lisan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Giyin gülle laleyle bezenmiş elbiseni Gülhane’de görenler huri sansınlar seni Lalelide yüzlere yelle kondur buseni O hüzünlü yüzüne ay misali bir ten bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… IV İnsanı ta ezelden erdemli kılan ilke Bir lezzet katmasıdır sahip olduğu mülke Sahibini kandır da çağlarca ülke ülke Dilden dile keyifle dolaşacak destan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul. Yaşama arzuları estetikle karışsın Haz yaratan mekânlar birbiriyle yarışsın Maddeye hükmedenler mana ile barışsın Saray gibi köşk gibi en nadide süsten bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Sende varmış en nezih çarşı-pazar han-hamam Arşa yükselen şanın onlarla olmuş tamam Bir araya gelsin de tekrar gayret ihtimam İhtişam inşa eden aynı ihtisastan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Seni fikre almayan boğazından geçmesin Minnet hissi olmayan sularından içmesin Güzel kadri bilmeyen seni kurban seçmesin Güzeli güzel seven vasfa haiz insan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Çekilsin birer birer edepler bir haddede Rengarenk çiçek çiçek mana açsın maddede İşte-güçte uğraşta evde-barkta caddede Hanımlıktan beylikten zevk alan şahıstan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Ah İstanbul… inan ki sendeki bu vaziyet Belki ele hoş amma BOSTANCI’ya eziyet Yeniden doğsun diye nice eşsiz meziyet Melül-mahzun hâline ücra bir kabristan bul Ne olur bir an önce aslına dön İstanbul… Veli BOSTANCI |
Tebriklerimle.