Tutamadım…Ömrümden birer birer yaşanmadan kaçtılar Rüzgâr misali geçen yılları tutamadım... Yâr sandığım goncalar el bağında açtılar Bana firkati seçen gülleri tutamadım... Bir zamanlar gönülden ben de sevdim özledim Gece gündüz yıllarca boş yolları gözledim Bir fırsat düşer diye bin ümitle izledim Öpmeyi dilediğim elleri tutamadım... Beni yakan gözlerde bir merhamet aradım Leyla’sı bilinmeyen Mecnun’a çıktı adım Beni güze götürdü aşktan yana her adım Çiçek çiçek açılan dalları tutamadım... Sağa-sola bakındım işaret göremedim Hicabımdan kimseye yol-yordam soramadım. Bırakın yürümeyi başına varamadım Vuslat yurduna giden yolları tutamadım... Bigâne davrandıkça beni perişan eden Elem üretti felek bana her bahaneden Bu kadar ıstıraba nasıl dayansın beden Garip baştan dökülen telleri tutamadım… Aşk bağının aslını anlayamadım gitti Ekimde vuslat ektim nisanda hasret bitti Çeke çeke yorulan sabrım isyanda yitti Talihe sitem eden dilleri tutamadım… Bir şey gelmez elimden böyle imiş kaderim Bakıp bakıp maziye şimdi bin ah ederim Eksilmedi gönlümden bir an bile kederim Gözlerimden dökülen selleri tutamadım... Veli BOSTANCI |
Sazımda telleri tutamadımki
Çok özledim seni vefasız yarim
Kınalı ellerin tutamadımki,
Saygılar şaiirim yüreginize saglık,