aslı ile kerem
-içimizdeki çocuk hevesi ’ne-
cennet bahçesinde, aşkta şekerli çocuk hevesiydik sen aslı’da gizliydin ben de kerem’de maskeliydik birbirimize... aşk oyunundaiki yaramazdık kaçtık, kovaladık tel örgülerimizde asılı kaldık... iyileşmeyen, kanayan yataklarımızda iki dinmeyen yalnızlıktık bir sır gibi düğümlendik bedenlerimizde... dolandık diyar diyar kesik nefes gibiydik birbirimize ayrı ayrı düştük dallarımızdan aynı mezar başı ziyaretiydik... ateşiyle yaşayamadık aşkı dağıtılmış çocuk oyunları kadar küs kül ağırlığı kadar mutluluktuk... bir tutkuda tutulan bedenlerimizin sarhoşluğundaydık gecelere uykusuz yazlara susuzduk ten yakan şehvetimizle dokunaksızdık birbirimize... yüreğimiz bu sefer de eğik başımız yine de dik yürüdük birbirimize içimizde yenik çocuk hevesiyle yandık, yakıldık kerem’dik, aslı’ydık bir kül masalıydık ömrümüze... İRFAN TEMEL KARALAMACA YAZGILAR KİTABINDAN |