kent-i guraba
Yalnızlıklardan derlediğimiz hüzünlerimize
alt yapı oluşturuyordu akşamlar. Sütten ağzımız yandığından belki de yoğurdu rakıyla tüketiyorduk. Peçeteleri kirletiyordu birkaç sözcük, Sarımsak tadında sohbetler. Zamandan alacağımız çok, alacağımızdan kesiliyordu saatler. Hayat acı bir emzikle avutarak bizi sütten kesmeye çabalıyordu. biz sütliman oluyorduk efkara boyanınca her bir yan. Yaralı bereli adamlardık. Hepimiz sahici. Buyur ediyorduk isteyeni gönül soframıza, hesabı ödemeden gidiyordu her gelen. ve biz yaralarımıza limon sıkıyorduk, tuzlu gözyaşı. Isırgan gülümsemelerle otçul bir mutluluktu harcımız. Sabaha çıkamıyorduk hiçbirimiz. Kimin olduğunu bilmediğimiz bir hayatı yaşıyorduk, kendimizden habersiz. Yaşam tasmasını bir yerlerden, birileri takmıştı boğazımıza. Altımızda iskemle yoktu istediğimiz an tekmeleyeceğimiz. hoş bir tebessüm adınaydı bütün bu çaba; akşamların bile akşamdan kaldığı bir kenttin çocuklarıydık nefes nefese, koşar adım yaşlanıyordu zaman, biz yerimizde rakamları bilmeden sayıyorduk... boş bir tebessüm adınaydı bütün bu çaba ve yalnızlık tüketiminde birinci sıradaydık. Sevdalar;ihraç fazlası. soğuk bir kentin çocuklarıydık, kar bile üşüyordu çoğu zaman. yürek yangınları yetmiyordu ısıtmaya, ateş sadece düştüğü yeri yakabiliyordu. yalnızca üşümemek için sarılıyorduk birbirimize. saatlerimizi ayrılığa göre ayarlamıştık, gözlerimiz rutubetten küflenmişti belki de bu yüzden güzel bakamıyorduk hayata. gönle ferman dinlemeyi öğretmişti birileri; ama yinede aşk, kaçak yollardan yasadışı olarak giriyordu yüreğimize. sevişmelerin en güzel yerinde çalıyordu sirenler... dünya bir topaç değildi ve dönmüyordu avucumuzda! ekmek taşa ekiliydi zordu hasadı... |
hoş bir tebessüm adınaydı bütün bu çaba;
akşamların bile akşamdan kaldığı bir kenttin çocuklarıydık
nefes nefese, koşar adım yaşlanıyordu zaman, biz yerimizde rakamları bilmeden sayıyorduk...
boş bir tebessüm adınaydı bütün bu çaba ve yalnızlık tüketiminde birinci sıradaydık.
Sevdalar;ihraç fazlası.
bazen yürek yaşar şiir olur ondan bir parça bit tarih yazıcısı gibi kazınmış belleklere