BUKALEMUNkehribar tespih olurum bazı çekilirim sabır diye gün olur deryadaki sandalın küreği kaybolur tekim derin bir iç çekiş göğsü dolduran çifte olur asılırım duvara ateşlenirim er geç kimden geldiği belli olmayan mektup olup veririm kendimi postaya soluk bir resim kimi zaman koyulurum cüzdana siyah bilinirim ama kırmızıya da döner rengim sarıya maviye bazen beyaz olur lekelenirim ileri ayarlanmış meydan saatiyim çoğu zaman merakla bakar gözler bana “ gelmedi… gelmeyecek galiba…” ıslık olurum bazen arada bir cama atılan taş soytarıyım güldürürken ağlatırım Söylenemeyen sözüm Boğazda düğümlenen Ateşinde yürek pişirilen Küllenmeyen közüm aslında ben |
Bu akış şiirdeki imgeler ve seslerle öyle bir tutuşur ki,
gerçekten yangın çıkarırı durgun günlünüzde..
Sevgili Sinan''ın bu dizelmeri de öyle işte...
Bir iç isyanın kelimelerle çatışmaya girrmesi gibi...
Her ses bir kaleşnikof mermisi olmuş..
Ve her mermide hedefini tam 12 den vurmuş..
Şiir değil bir isyan türküsüydü sanki...
Her söz hiç küllenmeyecek kızıl köz gibi...
Bir insanın kişiliği bu kadar mı yansır kelimelerin diline?..
Sevgilerimle kardeşim..
Tebriklerim bolca..
umutadam tarafından 2/7/2009 7:21:06 PM zamanında düzenlenmiştir.