GÜLÜN HIKAYESI
GÜLÜN HİKAYESİ
Rüzgarın dahi esmeye çekindiği Şu ıssız kurak yerlerde Cazip olan kır çiçekleri var. Çiçek açmak istiyorlar… Ve bir Gül Ağacı, Güzel diye sunulan… Mutlu hissediyorum kendimi, Geziniyorum kır çiçekleri arasında… Güzellik sunuyorlar etrafa, Gel tut bizi sevgiyiz diyorlar… Fakat ben yanlız sandiğim Güzelliğe kapılıyorum tüm benliğimle… O öyle güzel ki, GÜL diyorlar adına… Çiçekleri değersiz görüp koşuyorlar ona… Tutmak, kokusunu hissetmek istiyorlar… Ve ben o insanlar gibi, Aldanıyorum … Biraz ürkek yaklaşıyorum… Gülümseyi veriyor tüm tatlılığı ile… Alip götürüyor düsünceleri... Artık hiçbir şey düsünemez öldüm, Kaptırdım kendimi, Onsuz olmaz diyorum…! Eğilipte bir şeyler fısıldamak istiyorum… Vede tutmak… Fakat bana acı veren ne…? O güzellikte nedendir tiken, Acı vermek niye…? Rengi kan kırmızı gülüm, Bahar sevincim, Mutluluğum… Tikenini uzak tut benden, İncitmek gibi bir niyetim yok! Niye korkuyorsun ki benden? Rengin sanki Kan emici… Beni sana ne diye çekiyor... Ne istiyor ki benden, Neyim kaldı ki...? Gönlüm vardı seni sevecek Param parça ettiğin yetmedi mi? Gözyaşlarım vardı uğruna ağlayacak, Onları dahi kuruttuğun yetmedi mi? Hiç düsündünmü sevgili sandiğim Bu kadar acıya sen değer miydin? Uğruna nelerde verirdim… Ama nafile… Değmiyorsun! Hele dağıt seni sarmış bulutları, Gör insanların gerçek yüzlerini! Sakın solacak diye üzülme Yağmur diye gözyaşlarımla yeşerecek, Hayat bulacak... mutluluğu tadacak… Ama sen tatmin olmayacaksın! Günesin sandığın Mum ışığına aldanacaksın! Ve biliyor musun gülüm, Önemsiz sandığın sevene muhtaçsın! Farkında olmadan Aldandığın ışıkla kuruyacaksın! Ve hafif bir esinti ile Böbürlendiğin dalından Kopup solacaksın… Vede sevgi arayacaksın Seni tutacak sıcacık eller… Dostlar… Ama nafile, küskün olacaklar sana… Solmuş gülün hafif ıslak Derman dileneceksin… Canlılığından uzak... güzelliğinden uzak Toprağı örten yaprak olacaksın! Gelip geçen görünce seni, Gülecekler sana… Halini görüp yazık diyecekler… … Ve sen… Bu hale neden geldin ? Bilemeyeceksin… Düşünmek dahi istemeyeceksin… O aldandığın ışığı arayacaksın Ama ufak bir rüzgarla sönmüş olacak! Ve sevenden özür dileyeceksin Aldırış bile etmeyecek ki sana. İçi kan ağlayacak ama Önemsizsin ! Diyecek… O gülü unutmak için yalan söylüyor! Vede onu sevenleri bekliyor! Ve sen yağmur arayacaksın Gizlice ağlamak için! Farkına varılmadan bir kösede Yok olup gideceksin Sessizce… O çok güvendiğin Güzelliğinde para etmeyecek… Sen bile mezar taşlarıyla Sırdaş olacaksın! Onlar bile değersizsin diyecek, Sana yüz çevirecekler… Ve sen rüzgarla savrulmuşçasına Adi-adresi belirsiz… Kendine bir köşeyi mezar seçeceksin… Orada kendinle, mazinle Yanlız Kahrolacaksın! Seveni beklemek isteyeceksin Son çare olarak… Ama ömrün o kadar kısa ki Onu bile bekleyemeyeceksin… Böylece meçhul... bilinmeyene Unutulmuş, yanlız, sevgisiz Gideceksin sessizce… Sevenine verdiğin Acılarının ezikliği ile... 1994 Amasya M etin KONAK Satir aralarinda yillanmis, kirik bir kalbin yitik duygularina... |