hâlâ aynı şehir...
Hâlâ aynı bu şehir...
Fırtınalarıyla, rüzgarlarıyla ve hasretleriyle... Değişen yalnızca zaman... O da son demine doğru akıyor, denizini bulmaya çalışan bir nehir gibi... Ve bir süre sonra o da değişmeyi bırakıp çapasını atacak, azgın denizlerle boğuşmuş yorgun bir tekne misali... Ve; yokluğunda aynı... Değişmedi... Bilirim, Hatta eminim ki; bu ömür nice sensiz mevsimlere gebe... Kar, yağmur, fırtına aynı bıraktığın gibi... Hiç mi yorulmaz bu şehir!?.. Hiç mi durulmaz bu hasret, Bilemedim bir türlü?.. Bende bıraktım kendi haline bu hayatı, Tıpkı başıboş bir sandal gibi... Süzülüyorum zaman denizinde, yegane dostum hasret... Rüzgarla savrulup duran her kuru yaprak, tıpkı benim her zaman olduğum gibi... 08 Mart 2010 Pazartesi |
değiştirirsen daha iyi olur