Dut Ağacının Altındaydı Musakaba gölgesinde keskin bakışlar hastane kokusu / kaç aylık doktor raporu kanser derken doktor / yanmış mıydı elleri elinde dua kitabı / ne kadar tesirli dokunuşlar daldan uzanan yeşilin saçları / kesik ömrü yaymış bir yaprağın damarına damardan akan kan / eksildi mi yoksa gözlerini saklarken avuçlarına / ne kadar derinliğin girdabında avaz haykırışlar dalıp uzak bir dünyaya, tutunup yakasına güzel yaşadım, ardımda iz’dir güzel anılar ağaçlarım yeşerecek / otur / gölgesi kaba / dedi sesinde bilinmeyenin sessiz şaşkınlığı gizli elleri titrek değildi / telaş yoktu dudağında yüzünde nur usulca ilişti bakışına / sustu kalkan gür kaşları konuştu sessizliğin ortasında bir gülüş hıçkırdı solgun nefesinin kenarında ne kadar yürekliydi gülüşü kestiremedim maviye sevdalı / iç çekti görünmeyen ses / keşke / bir feryat titredi dalgalarla oynaşlarıydı aklında bir öpüştü gizli bahçede elmayı / belki zaman kıvrımlar çizerken alnında yere uzanmış yatarken yüzen kolları sürükleyerek taşıdığı ayağı / denize değmedi kesilmez koca çınarın dalları kırılsa da yaz bir kenara Musa Kardeş / çınarlar devrilmez umudunu sırtlayacak dalga yok / Ege’de martılar yürüyemez olmuş rüzgarın özünde taşlara yazdığın adın silindi sanma kaç yürekte kazınmış harflerin hatıra bırak artık çakıl taşlarını dalgaların hışmına gönder gitsin düşlerini gönlünün adresine elli sekiz yılın hatırına gözlerine bakıp aynada utanma / tende gülüşürken çılgın gençlik anıların gelirse bir gece kapına beklenen misafir bir yudum daha çek / sarıl hayata mahcup olacak içindeki düşman / çekilecek yenik düşerken sahnedeki kederli oyuncular hani olur ya / oyunlarını iyi oynayamayanlar çık sahneye / aç perdeleri / mutluluğunu oyna Sevgili Dost Musa Kazım KARDEŞ’e acil şiflar diliyorum... |
geçtiği yollara gölgeden fazlasını düşürenlere selam olsun.
sıcacık bir şiir okudum.
şairi kutlarım.