...Yusufum...
Yaşamak ne, neden, nereden...
Nedir bu, beni benden eden, Gerçek benden... Kimim, nerede? Bir deniz kaplumbağası, Sahranın ortası... ... Ben gelmezdim, çağırdılar, Doğdum, kundağa sardılar, Bembeyaz.... Yakıştı tazecik bedene. ... Ama, Yusufum, Simsiyah bir damla düştü, Bembeyaz kundağın üzerine, Pis kokulu, cehennemden, Hani eşref, nerede sözler... ... Anneme söylemedim, sakladım, Beni korumasından kaçtım, İnat ettim, O da gördü, ama bekledi, Lütuf istenmeden verilmez dedi. ... O çirkef yağmurdan kaçmadım, Yusufum, Doğdum doğalı, Doğdum Yusuftum, Ama bir damla, Ve bir damla daha... Kapkara oldu kundağım, Günahlara kandı kursağım, Ve dışıma çıktı içimdeki küfler Karardı bedenim. ... Öleceğim, yine beyazlara saracaklar, Yapmayın, bu ne hüsnü zan! Yalan, hepsi yalan! Kocaman hem de! Nereden iyi bilirdiniz beni, Bilmiyordunuz bile... Baksanız da anlasanız, Kararmış yüzüm, Hatalar bedenimi eskitmiş, Şimdi böceklerin ağzına layık, Leş adayı! ... Gitti Yusuf yüzüm, Yer hüzün gök hüzün, Toprakla doldu sonunda gözüm. Şimdi arasam olur mu Yusufum, Geceleyin ve gündüzün, Annemi. ... Heyhat! Bulamıyorum, göremiyorum ayak izlerini, Yusuf, İbrahim, Ahmed! ... Ve durma, haydi söyle, Yusuf olmak mümkün mü, Yeni doğmuş gibi, Yeniden? İhtimal var mı benim için de, Yusuf yürekli, Yusuf gönüllü, Yusuf düşünceli olmak için? ... Ama benim gömleğim sapasağlam, Düğmeleri dahi birer birer çözülmüş... ... Medet! |
ve teslimiyyet!
Yusuf olmak bundan geçiyor malum!
Bu şirinizi daha çok sevdim şair.
selam bıraktım bir fiske